Rakka’da Arap kahvesi geleneği kadın eliyle yeniden canlanıyor
Rakka’da açtığı geleneksel kahve dükkanıyla Arap kahvesi ritüellerini ve kültürel mirasını yaşatan İman Badr Al-Din, bu girişimiyle geçmişin lezzetini günümüze taşıyor.
NUR EL-AHMED
Rakka- 2015 yılında UNESCO İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirası Temsili Listesi’ne giren Arap kahvesi, şeker eklenemediği için acımsı tadıyla öne çıkıyor. Arap Yarımadası, Irak, Levant ve Mısır’daki Arap halkları arasında yaygın olan bu kahve kültürü, bazı gerilemelere rağmen kaybolmadı. Cömertlik ve misafirperverlik değerlerini bünyesinde barındıran Arap kahvesi, derin bir kültürel mirası temsil ediyor.
Rakka, birçok bölgenin değişen geleneklerine rağmen acı Arap kahvesinden vazgeçmeyerek kültürel mirası yaşatmaya devam ederken, bu geleneğin önemini fark eden genç girişimci İman Badr Al-Din de, Rakka kentinde kendi dükkanını açarak Arap kahvesi tarihine damgasını vurmayı hedefliyor. İman Badr Al-Din, Arap kahvesinin ritüelleri ve içim geleneklerinin yanı sıra, güzelliğini ve lezzetini öven şiirlerle de ünlü olduğunu belirterek, “Bölge halkı arasında hala tercih edilen bir içecek olan Arap kahvesi popülerliğini koruyor. Biz kadınlar için bölgenin kültürel mirasını ve geleneklerini yaşatmak büyük bir sorumluluk. Ben de diğer dükkanlardan farklı olarak, geleneksel bir Arap kahvesi dükkanı açarak bu sorumluluğu somut bir şekilde göstermeye çalıştım” diyor.

Kahveye tutkuyla bağlı
Kahveye ve tüketimine olan tutkusunun kendisini bu dükkanı açmaya motive ettiğini söyleyen İman Badr Al-Din, “Kahveyle derin bir bağım var. Küçük yaşlardan itibaren aroması, tadı ve hayatımızdaki varlığıyla büyüdük. Bugün hala onu diğer içeceklere tercih ediyoruz. Büyükanne ve büyükbabalarımızın evde kahve çekerken yaşadığımız keyifli anları, o melodik sesi ve mahalleye yayılan kakule kokusunu hala çok net hatırlıyorum” sözlerine dikkat çekiyor.
Dükkânı geçmişe götürüyor
Dükkanının tasarımı, bölge halkı için kolektif bir hafızayı temsil ediyor. Bu hafıza, dükkanı gören veya ziyaret eden herkesi geçmişe, atalarının zamanına ve kahve öğütmenin kutsal ritüeline götürüyor. Dükkanı tasarlarken de tam olarak bunu amaçladığını kaydeden İman Badr Al-Din, “Dükkanı, geçmişin kahve mirasını ve ritüellerini yansıtan geleneksel bir tarzda tasarlamak istedim, çünkü bu beni geçmişin anılarına götürüyor ve ruhuma dokunuyor. Usta eller tarafından farklı gravürlerle süslenmiş, her biri kendi hikayesine ve gravürcünün adına sahip bakır cezveler kullandım. Ayrıca dükkana özgün dokunuşlar ve miras parçaları ekledim. Bu cezveler, geçmişte kahvenin lezzetini korumak ve ona hoş bir aroma katmak için kullanılıyordu” ifadelerinde bulunuyor.

Halk ritüelini sürdürüyor
Dükkanını açtığından beri, kahveye olan talebin diğer içeceklere kıyasla daha yüksek olduğunu gözlemlediğine dikkat çeken İman Badr Al-Din, sözlerine şöyle devam ediyor:
“Bölge halkı hala kahveyi tercih ediyor ve tanışma ya da arkadaş toplantılarında kahve içme ritüelini sürdürüyor. Kişisel ziyaretlerde ise kahveyi sembolik bir hediye olarak paylaşıyorlar. Kahvenin kendine özgü ritüelleri var: Kimileri kakule ile, kimileri sade olarak içmeyi tercih ediyor, bazıları ise şekeri ekleyerek içiyor. Kahve, ruh halini iyileştiren bir içecek olarak kabul ediliyor, enerji ve canlılık veriyor, vücudu, hafızayı, matematik becerilerini ve düşünme yetisini canlandırıyor. Ayrıca açlığı hafifletmek ve baş ağrısını azaltmak gibi pek çok faydası da bulunuyor.”
Sadece bir içecek değil aynı zamanda kültürel bir miras
İman Badr Al-Din, kahvenin sadece bir içecek olmadığını, aynı zamanda tüm Arap bölgeleri için önemli bir kültürel miras ve değerler bütünü olduğunu vurguluyor. İman Badr Al-Din, “Kahve, neşeli veya hüzünlü anlarda ikram edilir, sevgiyi, uzlaşmayı, akrabalık bağlarını ve toplumsal ilişkileri ifade eder. Araplar için birçok sembolik anlam taşır; örneğin bir isteğin yerine getirilmemesi durumunda kahve reddedilir. İçiliş biçimi ve fincanın çalkalanma şekli bile özel mesajlar taşır. Bunun yanı sıra, şairler kahve çekirdeklerini ve kahve içenleri öven sayısız şiir ve beyitte kültüre olan bağlılığı dile getirmiştir” sözleriyle kahvenin tarihsel önemine dikkat çekiyor.