‘Türk bayrağı paylaşma’ cezası verilen Ruşen Fırat’ın dosyasına takipsizlik
Dijital medyadan 2014 yılında paylaştığı bir fotoğraf gerekçe gösterilerek, gözaltına alınan ve bir ay boyunca her gün Türk bayrağı paylaşma cezası verilen Ruşen Fırat’ın dosyasına takipsizlik kararı verildi.
MEDİNE MAMEDOĞLU
Erzirom- Şeyh Said’in torunlarından Ruşen Fırat, yaptığı bir dijital medya paylaşımı gerekçe gösterilerek, “Örgüt propagandası yapmak” iddiasıyla gözaltına alındı. Gözaltına alındıktan sonra savcılık tarafından tutuklama talebiyle Hınıs Sulh Ceza Hakimliği’ne sevk edilen Ruşen Fırat’a dijital medya hesaplarından bir ay boyunca her gün Türk bayrağı paylaşma cezası verildi. Verilen ceza kamuoyu tarafından büyük tepki ile karşılanırken, Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığı Ruşen hakkında açılan soruşturmaya takipsizlik kararı verdi.
Mahkeme 10 yıl önceki fotoğrafı gerekçe gösterdi!
Olay 2023 yılının Aralık ayında yaşandı. Erzurum’un Hınıs ilçesinde yaşayan Ruşen Fırat, evinin önünde gözaltına alındıktan sonra karakola götürüldü. Ruşen Fırat, Temmuz 2014 yılında Barış ve Demokrasi Patisi’nin (BDP) yaptığı konferansta, “Em bi xweseriya demokratik jiyana azad ava dikin (demokratik özerklik ile özgür yaşamı inşa ediyoruz)” yazısı ile Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın fotoğrafının yer aldığı bir paylaşım gerekçe gösterilerek gözaltına alındı. Ruşen Fırat, Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tutuklama talebiyle Hınıs Sulh Ceza Hâkimliği’ne sevk edildi. Hâkimlik, Ruşen Fırat'a, dijital medya hesaplarından bir ay boyunca her gün Türk bayrağı paylaşmasına karar verdi. Ruşen Fırat, bu kararın ardından adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Karar baronun başvurusu ile iptal edildi!
Verilen karar hem kamuoyunda hem de dijital medya platformlarında büyük bir tepkiye neden olurken, alınan kararın hukuki olmadığını ifade eden Diyarbakır Barosu dosyaya müdahil oldu. Baronun, karara ilişkin iptal başvurusu kabul edilerek, adli kontrol hükümleri uygulandı.
Soruşturma takipsizlikle sonuçlandı!
Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığı suçun yasal unsurları oluşmadığı gerekçesiyle dosyada kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi. 18 Ocak’ta alınan karar dosyanın avukatlarına yeni tebliğ edilirken, verilen kararda şu ifadeler yer aldı: “Şüphelinin yapmış olduğu paylaşımın şüpheli tarafından yapıldığı sabit ise de, şüphelinin söz konusu paylaşımla şiddete çağrı, tahrik ve teşvik edici, övücü ya da silahlı direnişe ve isyana davet şeklinde veya insanda saldırgan duygular oluşturacak biçimde anlamsız bir nefret yaratarak şiddetin doğmasına uygun bir ortamı kışkırtacak nefret söylemi taşımadığı, bu haliyle atılı suçun yasal unsurları oluşmadığından şüpheli hakkında Kamu adına kovuşturmaya yer olmadığı..”
Başsavcılık alınan kararın yanı sıra kamu davası için yeterli delil elde edildikten sonra soruşturmanın yeniden ele alınabileceği hususuna dair de ihtar kararı verdi.