Jiyan Ormanlı: İşkence ve kötü muameleye karşı etkin soruşturma başlatılmalı

Türkiye cezaevlerinde siyasi tutuklulara ve özelde kadın tutuklulara yönelik devam eden hak ihlallerine dikkat çeken İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şube Cezaevi Komisyonu Üyesi Jiyan Ormanlı...

Türkiye cezaevlerinde siyasi tutuklulara ve özelde kadın tutuklulara yönelik devam eden hak ihlallerine dikkat çeken İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şube Cezaevi Komisyonu Üyesi Jiyan Ormanlı, cezaevlerinde işkence ve kötü muameleye karşı etkin soruşturmanın başlatılması gerektiğini belirterek, cezaevlerinde yasal düzenleme ve uluslararası protokollerin de yerine getirilmesi çağrısında bulundu.

MEDİNE MAMEDOĞLU

Amed - Diyarbakır Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutukluların yaşadığı hak ihaleleri günden güne artıyor.  Pandemiden sonra ağırlaşan tecrit koşulları altında cezaevlerinde kalan tutuklular bu süreçte yaşam hakları dâhil birçok hakka ulaşamıyor. İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi’nin 2021 yılı hak ihlalleri raporuna göre geçtiğimiz yıl 170 tutuklu, gerekçe gösterilmeden sürgün/sevk edildi. 23 tutuklu sağlık hakkı ihlaline maruz kalırken, 3 ailenin görüş hakkı engellendi. En az 56 tutuklu hakkında soruşturma açıldı, 115 tutukluya ise disiplin cezası verildi. Artan bu hak ihlallerine kadın tutukluların kadın kimliğinden kaynaklı daha fazla maruz bırakıldığını ifade eden İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şube Cezaevi Komisyonu Üyesi Jiyan Ormanlı, yaptıkları cezaevi ziyaretlerinde kadın tutukluların ihlallerden kaynaklı psikolojik ve fiziksel bir şekilde etkilendikleri bilgisini paylaştıklarını söyledi.

“Kadın tutuklular ‘kabin sistemi’ uygulamasından şikâyetçi”

Ziyaret ettikleri cezaevinde kadın tutukluların birçok sorun yaşadığını aktaran Jiyan Ormanlı, “Kadın tutuklular hapishanede yapılan son ziyaretlerde özellikle kadın koğuşuna getirilen ‘kabin sistemi’ uygulamasından şikâyetçi olmuşlardır. Koğuşa yerleştirilen bu kabinlerin mahpuslar arasındaki etkileşimi azalttığını, bütün ihtiyaçlarını kabinden tek başlarına gidermeye mecbur bırakıldıklarını iletiyorlar. Özellikle telefon görüşü durumlarında okuma yazması olmayan kadınların tek başına kabine alınması sebebiyle aramayı gerçekleştiremediklerini, kantinden sipariş veremediklerini dile getirdiler” dedi.  

“Tutuklu yakınları aramalarda taciz ediliyor”

Tutuklu yakınlarının da yaşanan ihlallerden nasibini aldığını ifade eden Jiyan Ormanlı, görüşe gelen tutuklu yakınlarına ince arama yapıldığı ve arama sonrasında tutuklu yakınlarının sözlü tacize maruz bırakıldığına yer verdi. Kamera önünde dayatılan iki ayrı arama nedeniyle tutukluların uzun süredir açık görüşe çıkmadığını kaydeden Jiyan Ormanlı, aramalarda tutuklulardan ayakkabılarını çıkarma talebinde bulunulduğunu söyledi. 

“Erken tahliye için tutuklulara pişmanlık dayatılıyor”

Kürtçe gazete ve dergilerinde cezaevi idaresi tarafından tutuklulara verilmediğini ifade eden Jiyan Ormanlı, konuşmasına şöyle devam etti: “Özellikle hastaneye sevk sırasında maruz kaldıkları ağız içi arama, çift kelepçe gibi uygulamalar sebebiyle mahpuslar çoğu zaman tedaviyi reddetmektedir. Dilekçeli başvurularına gelen cevapların ‘kopyala-yapıştır’ şeklinde olması sebebiyle alakasız olduğunu, tarihlerin yanlış olduğunu bu sebeplerde cevaba karşı itiraz yolunu kullanamadıklarını belirtmişlerdir. Bazı başvurucular erken tahliyeden yararlanma şartı olarak kendilerine ‘pişmanlık ‘ dayatıldığını bildirmişlerdir.”

“Cezaevlerinde yasal düzenlemeler yerine getirilsin”

“Öncelikle tüm hak ihlalleri ve kadın özelindeki hak ihlallerine son verilmesi gerekmektedir” sözleriyle yaşanan ihlallere tepki gösteren Jiyan Ormanlı, cezaevlerinde yasal düzenleme ve uluslararası protokollerin yerine getirilmesi çağrısında bulundu. Somut gerekçelerden yoksun ve hukuka aykırı uygulamaların derhal son verilmesi gerektiğini belirten Jiyan Ormanlı, “İşkence ve kötü muamele şikâyetlerine ilişkin olarak etkin soruşturma başlatılmalı ve bu tür ihlallerin yaşanmasının önüne geçecek adımlar atılmalıdır. Yemek konusunda iaşe bedelinin yeniden düzenlemesi gerekmekte olup yemeklerin hijyen ve besleyiciliği denetlenmelidir. Kantinde satışa sunulan ürünlerin fiyatlarının denetlenmesi gerekmektedir. Haberleşme ve sağlık hakkını ihlal eden idarenin keyfi uygulamalarının önüne geçilmesi için gerekli adımlar atılmalıdır” diye belirtti.