Barış Annelerine dönük darp, hakaret ve yerde sürükleme “suç” sayılmadı!
Cezaevlerinde Kasım 2018 tarihinde başlayıp 2019 yılının Mayıs ayında sona eren açlık grevlerindeki taleplerin kabul edilmesi için oturma eylemi yapan Barış Anneleri ve tutuklu yakınları eylemleri sırasında birçok kez darp edilip hakarete maruz bırakıldı. Darp edilen anneler o süreçte savcılığa giderek suç duyurusunda bulundu. Valilik “Suç teşkil etmediği” gerekçesiyle başvuruya soruşturma izni vermezken, avukatların başvurduğu İstinaf Mahkemesi de aynı kararı aldı. Avukatlar bu kez Anayasa Mahkemesi’ne başvuracak.
MEDİNE MAMEDOĞLU
Amed – Siyasetçi Leyla Güven, 8 Kasım 2018 tarihinde Kürt Lider Abdullah Öcalan’ın koşullarının düzeltilmesi için açlık grevi başlatmıştı. Leyla Güven’in ardından başta cezaevleri olmak üzere birçok kişi de açlık grevi eylemine katılmıştı. Kürt Lider Abdullah Öcalan’ın “Açlık grevi ve ölüm oruçları amacına ulaştı, eylemlerin sonlandırılmasını bekliyorum” çağrısının ardından Leyla Güven, açlık grevini 200’ncü gününde sonlandırmıştı. Açlık grevleri eylemleri sırasında taleplerin kabul edilmesi ve grevin sonlanması için alanlara çıkan Barış Anneleri ve tutuklu yakınları ise eylemleri sırasında polislerce darp edilerek yerlerde sürüklenmişti. O süreçte yaşadıkları hakaret ve darba dair anneler savcılığa giderek suç duyurusunda bulundu. Annelere dönük fiziki müdahale ve hakareti “suç teşkil etmiyor” şeklinde yorumlayan Diyarbakır Valiliği, suç duyurusuna soruşturma izni vermedi. Verilmeyen iznin kaldırılması için İstinaf Mahkemesine başvuran avukatların başvurusu da aynı gerekçelerle reddedildi. Avukatlar konuyu Anayasa Mahkemesi’ne taşıyacak.
49 polis hakkında ön inceleme yapıldı
5 Mayıs 2018 tarihinde Koşuyolu Parkı’nda yapmak istedikleri oturma eylemine müdahale edilmesi sonrası darp edilip hakaret ve tehdit içerikli sözlere maruz bırakılan Hayriye Türkekul, Yaşar Akboğa ve Rabia Ataş, olaydan sonra savcılığa giderek kendilerini darp eden polisler hakkında suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusu sonrasında ikisi mahalle bekçisi olmak üzere 49 polis hakkında ön inceleme yapıldı. Yapılan suç duyurusuna Valilik eylem sırasında annelere dönük hareketlerin “suç teşkil etmediği” gerekçesiyle soruşturma izni vermedi.
Yapılan itiraz reddedildi
Karar sonrasında avukatlar İstinaf Mahkemesi’ne verilmeyen iznin kaldırılması yönünde başvuru yaptı. Geçtiğimiz günlerde avukatların yaptığı başvuruya yanıt veren Antep Bölge İdare Mahkemesi Dava Dairesi, kararın bozulması için yapılan itirazı reddetti. Avukatlara tebliğ edilen kararda şu ifadeler yer aldı:
“Aktarılan hükümde yer alan TCK 245’nci maddesinin karşılığı olan 5237 sayılı TCK ‘zor kullanma yetkisine ilişkin sınırın aşılması’ başlıklı 256’ncı maddesinde ‘zor kullanma yetkisine sahip kamu görevlisinin, görevini yaptığı sırada, kişilere karşı görevinin gerektirdiği ölçünün dışında kuvvet kullanması halinde, kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanır’ düzenlemesi yer almıştır. Olayda hakkında ön inceleme yapılan emniyet görevlilerinin isnat edilen eylemlerin, zor kullanma yetkisi sınırının aşılıp aşılmadığıyla ilgili olduğu, bu anlamda aktarılan hükümler uyarınca bu iddiaların genel hükümlere göre soruşturulmasının icap ettiği anlaşılmıştır. Dolayısıyla itiraz konusu kararın bu kısımlarında hukuka uygunluk bulunmamaktadır.”
Avukatlar dosyayı AYM’ye taşıyacak
Kararda ayrıca dosyada ismi bulunan görevliler hakkında da “Karar verilmesine yer yoktur” denildi. Avukatlar iç hukuk yollarının tüketilmesi nedeniyle annelerin başvurusunu Anayasa Mahkemesi (AYM)’ne taşıyacak.
Ne olmuştu?
Kasım 2018 tarihinde süresiz açlık grevine başlayan siyasetçi Leyla Güven’e destek olmak amacıyla Türkiye cezaevlerinde bulunan binlerce tutuklu da süresiz dönüşümsüz açlık grevine başladı. PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması talebiyle başlatılan açlık grevi 7 ay sürdü. Açlık grevine giren tutukluların taleplerinin kabul edilip grevin sonlanmasını isteyen Barış Anneleri ve tutuklu yakınları ise taleplerini her gün yaptıkları basın açıklamasında dile getirdiler. Açıklama ve oturma eylemi yapan anneler bu süreç içerisinde birçok kez darp edilerek yerde sürüklendiler. Darp ve hakaretin yanı sıra birçok anne yapılan müdahale sonrasında gözaltına alındı. Taleplerin kabul edilmesinin ardından grev 26 Mayıs 2019 tarihinde sona erdi.