Zilan Festivali’ne KJK’den mesaj: Her yeri mücadele alanı haline getirmeliyiz
Zilan Kültür Festivali’nde KJK’nin gönderdiği mesaj okundu. Mesajda, “ Faşizme ve ataerkil bilincine ve sistemine karşı ortak mücadele bilincimizi ve gücümüzü geliştirmeliyiz. Her yeri mücadele alanı haline getirmeye çağırıyoruz” ifadeleri yer aldı.
Haber Merkezi- Kürt Kadınlar Birliği (YJK-E) tarafından organize edilen 18’inci Zilan Kültür Festivali’nde Kurdistan Kadınlar Topluluğu’nun (KJK) gönderdiği mesaj okundu. Mesajda şu ifadeler yer aldı:
“Kadınlar, gençler ve değerli dostlarımız!
18. Zilan Kadın Festivalimiz (Bayramımız) için özgür dağların mücadelesine duyulan sevginin, umutla ve başarıya olan inancımızın vaadiyle sizleri selamlıyoruz. Festivalimizi tarihi gelişmelerin kutlandığı bir dönemde gerçekleştiriyoruz. Bu festivalle kadınların özgürlük çığlıklarının sesi olacağınıza ve Önder Apo ile özgür bir yaşam iradesini ortaya koyacağınıza inanıyoruz. KJK olarak Ortadoğu’da ve dünyanın her yerinde ataerkilliğe ve onun kölelik sistemine karşı mücadele eden tüm kadınları özgür yaşam tutkusu ve mücadele kararlılığıyla selamlıyoruz. 5 bin yıllık ataerkil sistemine karşı aralıksız mücadelenin kurbanı olan tüm kadınları, özgür yaşam ısrarı uğruna canlarını feda eden tüm kadınları minnetle anıyoruz. Kadın özgürlüğü mücadelemiz, Zîlan’dan, Bêrîtan’a, Sarya’dan, Roşana’ya kadar büyük öncülerin emeği, düşünce gücü ve direniş gerçeğiyle yükseliyor ve kadın devrimi düzeyine ulaşıyor. Bu temelde Şehit Zîlan şansında kadın direnişinde şehit olan tüm kadınları büyük bir bağlılık ile anıyoruz. Onların hayallerini gerçekleştirme sözümüzü yeniliyoruz. Yok sayılan (ölü) Kurdistan’a kadın renginde özgür yaşam tohumları eken ve çiçek açmasını sağlayan Önder Apo’yu duygu ve özlemle selamlıyoruz. Komplocu güçleri tekrar lanetliyoruz. İmralı’daki tecrit ve işkence sistemi kırılana kadar mücadelemizin devam edeceği konusundaki kararlılığımızı bir kez daha tekrarlıyoruz.
Mücadele alanlarını terk etmeyen kadınlar dünyanın umudu
Toplumumuzun özgürlük düzeyini belirleyen, kadının özgürlük düzeyidir. Geçtiğimiz yüzyıldaki bazı devrimci hareketler de aynı şeyi ifade etti. Ancak ilk defa Önder Apo öncülüğünde bu söylem, Kurdistan Özgürlük Hareketi ile birlikte bir programa, faaliyete, siyasete, ideolojik çizgiye ve somut bir örgütsel yapıya dönüştü. 20’inci yüzyılın sonlarında Önder Apo ‘21’inci yüzyıl kadınların özgürlük yılı olacağını’ ilan etti. Bu tespit bugün tüm dünyada kadınların örgütsel bu gerçeğin giderek daha fazla farkına varıyor. Çünkü kadın özgürlüğü mücadelesinin “Jin Jiyan Azadî ile Kadın Devrimine” çerçevesinde demokrasi, ekoloji ve özgürlük mücadelesine öncülük ettiği giderek daha fazla görülüyor ve anlaşılıyor. Özellikle özgür dağlarımızda düşmana en büyük darbeyi vuran özgürlük gerillalarımız, mücadele alanlarını terk etmeyen annelerimiz ve siz soylu kadınlar, dünyanın umudusunuz.
KJK olarak özgür yaşamdan asla taviz vermeyeceğiz
Yürüyüşümüzün temel hedefi başta AKP-MHP faşist rejimi olmak üzere tüm bölgesel güçlerin e tüm uluslararası kapitalist güçlerin Özgürlük Hareketine yönelik her türlü saldırı ve katliam politikasına karşı durmak ve özgür yaşamı korumaktır. Kurdistan’ın, kapitalist hegemonyasına ve ortaklarının, Kürtlere 21. yüzyılda kendi öz yönetim ve toplumsallaşma sistemlerini kurma fırsatı verilmemesi için komplo kurduğu artık açık bir şekilde ortaya çıkmıştır. Kurdistan’da örgütlü kadın mücadelesinin öncülüğünde özgür bir yaşam kuruluyor. Dolayısıyla bu mücadeleyi korumak biz kadınların en önemli tarihi görevidir. KJK olarak özgür yaşamdan asla taviz vermeyeceğimizi bir kez daha yineliyoruz. Konfederal hareketimizin tüm bileşenlerine çağrımızdır. Özgür kadın mücadelesini ve toplumumuzu koruma mücadelesini yükseltmeye çağırıyoruz.
Bu adımımızın diğer bir stratejik yönü de Önder Apo’nun fiziki özgürlüğünü hayata geçirmek, yani İmralı’daki işkence ve tecrit sistemini kırmaktır. Komplocu güçlerden hesap sormak ve 15 Şubat uluslararası komplosunun 25’inci yıl dönümünde mücadelemizi büyütelim ve uluslararası komplo ile oluşturulan İmralı tecrit sisteminin duvarlarını yıkalım. Tecrit ve işkence sistemini ortadan kaldıralım. Önder Apo’nun fiziki özgürlüğünü sağlayalım. Kadınlar olarak ‘Önder Apo’nun özgürlüğü bizim özgürlüğümüzdür’ diyoruz. Bunun için tüm kadınlar seferber olmalı ve Önder Apo’nun özgürlüğünü tüm yaşamlarının ve çalışmalarının merkezine koymaları gerekir.
Tüm alanlar mücadele alanları olmalı
Bu temelde faşizme ve ataerkil bilincine ve sistemine karşı ortak mücadele bilincimizi ve gücümüzü geliştirmeliyiz. Her gün kendimizi eğitmeli, kadınlara yönelik bir sistem ve özgür yaşam alanlarını inşa etmeliyiz. Bu ilkeler doğrultusunda adımlarımızı atmalıyız ve mücadelemizi yükseltmeliyiz. Bu anlamda 18. Zilan Kültür Festivali’ni ve ‘Jin Jiyan Azadî ile Kadın Devrimine’ atılan adımı bir kez daha coşku ve mücadele cesaretiyle karşılıyoruz. Yüreği özgürlük aşkıyla atan siz kadınlara, her yeri mücadele alanı haline getirmeye çağırıyoruz.”