Tunus’ta yasalar kağıt üzerinde kaldı: Zihniyet değişimi için mücadele edilmeli

Tunus’ta kadın hakları ve kazanımlarında yaşanan gerilemeyi değerlendiren Demokratik Kadınlar Derneği Sousse Şube Başkanı Yusra Daaloul, yasaların kağıt üzerinde kaldığını ve zihniyet değişimi içinde ciddi bir mücadele yürütülmesi gerektiğini vurguladı.

NAZIHA BOUSSIDI

Tunus- Tunus’ta 2017 yılında Meclis’ten geçerek yasalaşan, kadına yönelik şiddete ilişkin ciddi yaptırımların olduğu ve şiddete uğrayan kadını koruyan 58’inci Kanun, Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkelerine de örnek gösterilmiş, kadınlar tarafından da sahiplenilmişti. Fakat yasa kâğıt üzerinde kaldı. Uygulama konusunda açıkların olduğu yasa 2019’da yapılan seçimlerde muhafazakâr kanadın güç kazanması ile iyice askıya alındı.

Demokratik Kadınlar Derneği Sousse Şube Başkanı Yusra Daaloul, 58’inci Kanun’un kadına yönelik şiddeti sınırlandırması gerekirken, beklenenin tam tersi bir sonuç oluştuğunu kaydetti. Yusra Daaloul’a göre yasada bir sorun yok. Hatta yasanın toplum normlarına uygun olduğunu düşünüyor. Sorunun yasa çıkarmak değil uygulama sorunu olduğunu söyleyen Yusra Daaloul, bununda zihniyet problemi olduğunu vurguluyor.

‘Yasa ve zihniyet değişimi için mücadele edilmeli’

Konunun sadece hukuki bir sorun değil bir sistem, zihniyet sorunu olduğunun altını çizen Yusra Daaloul, uluslararası sözleşmeleri hatırlatarak, bu konuda daha yoğun bir farkındalığın gelişmesi gerektiğini kaydetti. Yusra Daaloul, yasanın uygulanmasındaki açıklığın giderilmesi için güçlü bir mücadele hattının belirlenmesi ve hükümetinde bu konuda zorlanması gerektiğini savunarak, düzenleme çalışmalarının kadın ve sivil toplum örgütleri ile ortak yürütülmesi gerektiğini söyledi. Hükümetin sorumluluklarını, “Hükümetin ayrımcılığı ve eşitsizliği ortadan kaldırma, cinsiyetler arasında fırsat eşitliği ve eşit ücret sağlayacak tedbirleri almak ve uygulamak zorundadır” sözleri ile dile getiren Yusra Daaloul, şunları belirtti:

“Hayata geçmesini istediğimiz haklar, evrensel insan haklarıdır. Kadınlar acı verici hak ihlallerine maruz kalıyorlar. Kadın haklarını geliştirmek istiyoruz. Bunu dillendirirken gözyaşı dökmek istemiyoruz. Son yıllarda kadın cinayetleri iki katına çıktı. Yine işçi kadınları taşıyan kamyonların kaza yapması sonucu onlarca kadın yaşamını yitirdi. Bu konularda yasal düzenlemeler yapılarak, uygulanmalı. Engelleyici tedbirler alınmalı. Bizler bu konularda veriler tutuyoruz. Ama engelli kadınlara dair elimizde sağlıklı bir veri yok.”

‘Kağıt üzerine yazılan haklar dahi silinmeye çalışılıyor’

Kadınların kazanımlarından kolaylıkla vazgeçmeyeceklerine değinen Yusra Daaloul, “Eşitlik, feminist hareketin ve genel olarak insan hakları hareketinin mücadelelerinin birikiminin bir sonucu olarak ortaya çıktı. Eşitliğin tam olarak hayata geçmesi için daha fazla çalışmalıyız. Hükümet bu konuda ilerleme kaydetmiyor. Kağıt üzerine yazılan haklar dahi silinmeye çalışılıyor. Eşitlik geri alınmış büyük bir kazanımdır ve özellikle ataerkil bir toplumda olduğumuz ve zihniyetlerin bir gecede değişmediği düşünülürse bu konunun düzeltilmesi gerekiyor” diye belirtti.

‘Eşitlik, haklar, adalet sadece kağıt üzerinde kalacak kelimeler değil’

Yasal düzenlemelerin yanında zihniyet değişimi içinde çalışma yürütülmesi gerektiğini ifade eden Yusra Daaloul, bunun bir dönemlik değil genel bir mücadele ile mümkün olacağını dile getirdi. Yusra Daaloul, konuşmasını şöyle tamamladı: “Eşitliğin sağlanması ve farkındalık oluşturmak için eğitimler yapılmalı, seminerler verilmeli.  Ortak bir çalışma yürütülmeli. Bu konuda Anayasa’da yeniden düzenleme yapılmalı. Haklar, eşitlik, fırsat eşitliği, ekonominin sömürülmemesi, adalet sadece kağıt üzerinde kalacak kelimeler değil, uygulanması gereken prosedürler ve planlar."