Tribünde Leyla Zana’ya yönelik saldırıya ilişkin suç duyurusu

DEM Parti Hukuk Komisyonu, Leyla Zana’ya yönelik cinsiyetçi saldırıya karşı, Bursaspor yöneticileri ve TFF temsilcileri hakkında suç duyurusunda bulundu.

Haber Merkezi - Kürt siyasetçi Leyla Zana’ya yönelik ırkçı ve cinsiyetçi saldırılara tepkiler gelmeye devam ediyor.

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonu, Genel Başkanlar Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan adına Kürt siyasetçi Leyla Zana’ya yönelik gerçekleştirilen cinsiyetçi saldırıya ilişkin suç duyurusunda bulundu.

Bursaspor taraftar gruplarından suç teşkil eden tezahüratlara katılan şahıslar, tezahüratları organize eden tribün liderleri ve amigolar, Bursaspor Kulübü yöneticileri, aynı fiilleri tekrar eden Ankaragücü taraftar grupları ve yönlendiricileri, karşılaşmada görevli hakem ve teknik kadrolar, müsabakalarda görevli TFF temsilci ve gözlemcilerinin de aralarında bulunduğu kişiler hakkında Ankara Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusu yapıldı.

‘Kadınlara yönelik şiddeti dolaylı biçimde meşrulaştıran bir sorun’

DEM Parti’nin metninde, Türkiye’de son yıllarda futbol alanında taraftar grupları ve teknik yöneticiler üzerinden üretilen kadın düşmanı söylem ve pratiklerin giderek yaygınlaştığına dikkat çekilerek, “Futbolun görünürlüğü nedeniyle bu dilin toplumsal cinsiyet eşitsizliğini yeniden ürettiği açıktır. Her gün kadınların erkek şiddeti sonucu yaşamını yitirdiği bir ülkede, kadın bir siyasetçiye yönelik sinkaflı ve aşağılayıcı tezahüratların futbolda görünür kılınması ve yaptırımsız bırakılması; toplumsal cinsiyet eşitsizliğini besleyen, kadınlara yönelik şiddeti dolaylı biçimde meşrulaştıran ve bu yapısal sorunu derinleştiren bir işlev görmektedir” denildi.

‘Toplumsal barışı bozmaya yönelik’

Metnin devamında şüphelilerin bu eylemleri yaparak, yukarıda belirtilen suçların yanı sıra, toplumsal barışı bozmayı, halkın bir kesimini diğer kesimine karşı kışkırtmayı ve siyasi parti faaliyetlerini engellemeyi amaçladığı vurgulandı.

‘Yalnızca bireysel onur ihlali değil, toplumsal eşitlik ilkesine saldırı’

 Metnin devamında şu ifadeler yer aldı: “Stadyum gibi kamusal bir alanda, binlerce kişinin önünde ve tribün liderleri aracılığıyla organize şekilde gerçekleştirilen bu fiiller; kadınlara ve Kürtlere yönelik ayrımcı, dışlayıcı ve nefret temelli dili normalleştirme amacına hizmet etmektedir. Bu yönüyle olay, yalnızca bireysel onur ihlali değil; toplumsal eşitlik ilkesine ve birlikte yaşama iradesine yönelik açık bir saldırıdır. Hakaret, görevi kötüye kullanma, nefret ve ayrımcılık, halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik veya aşağılama, suç işlemeye tahrik ile savcılıkça resen tespit edilecek suç fiillerini gerçekleştiren şüpheliler hakkında iddianame tanzimini talep ederiz.”