SORGUL ŞÊXO

Hesekê - Kürdistan Kadınlar Topluluğu (KJK) ve Kürdistan Kadın Özgürlük Partisi (PAJK), 15 Nisan'da bir açıklama yaparak, tüm kadınlara öz savunmayı geliştirme, profesyonelleştirme ve ortaklaşma çağrısında bulundu. Kuzey ve Doğu Suriye'nin Cizîr Kantonu'ndaki Til Temir kentindeki Kürt ve Arap kadınlar da KJK ve PAJK'ın çağrısına görüşleriyle destek verdi.

'Efsanevi bir direniş yürütebiliriz’

Arap halkından Şêxa Şermûx, KJK'nin bu çağrı selamlayarak şunları söyledi: "Bizler, Kuzey ve Doğu Suriye'de yaşayan Arap, Kürt, Asur ve Süryani kadınlar olarak, KJK'nin çağrısına desteğimizi gösteriyoruz. İşgalci güçlere karşı bugün burada yaşayan kadınlar olarak kadınların katleden çetelere karşı kendimizi örgütleyip öz savunma ile birlikte efsanevi bir direniş yürütebiliriz. Biz öz savunma ile alanlarımızı, her şeyimizi savunabiliriz.  KJK ve PAJK'ı sonuna kadar destekleyeceğiz. Kadınların güçlenmesi için daha fazla çalışacağız."

‘Soykırım saldırılarına karşı kendimizi savunmalıyız’

Zehra Emin, kadınların kendi tarihlerini iyi bilmeleri için 21’inci yüzyıl öncesine bakıp, din ve cinsiyet adı altında gizlenen gerçekleri aramaları gerektiğini söyledi. Zehra sözlerini şöyle sürdürdü: "19 Temmuz Devrimi bir kadın devrimidir. Kadının kendini tanıdığı, erkek zihniyetine ve ataerkilliğe karşı mücadele etmeyi öğrendiği bir devrimdir. Öz savunma sadece eline bir silah alıp savaşmak değildir. Öz savunma, kadının evinde, sokakta, işyerinde, doğal gücüyle kendini her şekilde savunabilmesidir. Kadınlar ancak Devrimci Halk Savaşı ile kendilerini savunabilirler. Devlete ve işgale karşı öz savunmanın örneklerinden Kobanê ve Doğu Kürdistan var. Her kadın Önder Abdullah Öcalan'ın kendisine açtığı yaşam kapısını bilmeli ve o kapıdan özgürlüğe doğru yürümelidir. Ülkelerinde savaş olan kadınların perspektif olmalı, Öcalan'ı anlamaları, öz savunmayı nasıl geliştireceklerini, bu kadar savaşın ortasında kendilerini nasıl savunacaklarını bilmeleri gerekiyor. Bir kez daha KJK ve PAJK'ı destekliyoruz ve soykırım saldırılarına karşı kendimizi savunmanın yolunun örgütlenmek olduğunu söylüyoruz."

 ‘Özgürlüğe giden yol kolay değildir’

Elmaza Kemal öz savunmanın birçok biçimi olduğunu, kadınların bunu kendi karakterlerinde önce gerçekleştirmeleri gerektiğini belirterek, şu sözlere vurgu yaptı: "Gerçek özgürlük, Önder Öcalan'ın şahsında ve Kürdistan dağlarında mücadele eden kahraman kadınların şahsında gerçekleşiyor. Kürt kadınları savunma faktörünü kişiliklerinde yaratmıştır, dolayısıyla bir kadın toplumunu örgütlediğinde ya da eğittiğinde o kadın saldırıların hedefi oluyor. Kolay ve rahat bir yol değil, mücadele dolu bu yolda kadınların özgürlüğü uğruna birçok kadın şehit oldu, kadınlar onlara layık olmalı ve borçludur. Her mahallede, sokakta kadınlar eğitim alabilmeli ki artık tanıma evresini geçmeli ve kendisini mücadeleye bırakmalıdır.” 

'Kadın öncüleri katledenler yargılanmalı'

Elmaza Kemal konuşmasını şu çağrıyla sonlandırdı: "Türk devleti, kadın öncüleri kendi iktidarına ve varlığına tehdit olarak görüyor. Bu nedenle toplumun ve devrimin öncülerini katlediyor. Ama bu kabul edilemez ve katiller yargılanmalı. Paris'te yaşanan iki katliamda çok üzücüydü. Sonuç olarak Sakîne Cansız, Leyla Şaylemez, Fîdan Doğan ve Evin Goyi şehit oldu. Bir Kürt öncü katledilince herkes susuyor, kimse peşine düşmüyor bu kadın kim, toplum ve kadınlar için ne yaptı, onu kim katletti, neden öldürüldü?  Bu da kadınlara ve onların davasına yönelik politikalardan biridir. Kuzey ve Doğu Suriyeli kadınlar olarak, kadın katillerinin yargılanmasını istiyoruz."