Haber Merkezi- Irak Yüksek Yargı Konseyi, yaptığı açıklamayla, Êzidî Özgürlük ve Demokrasi Partisi (PADÊ), Tevgera Azadi ya Civaka Kurdistanê (Kurdistan Özgürlük Hareketi) ve Demokratik Mücadele Cephesi Partisi hakkında kapatılma kararı aldıklarını duyurdu.

Tevgera Azadî, Irak Yüksek Yargı Konseyi’nin aldığı karara ilişkin bugün akşam saatlerinde Süleymaniye’de bir basın açıklaması düzenledi.

Tevgera Azadî Eş Genel Başkanı Tara Hüseyin, Irak Yüksek Yargı Konseyi’nin kararını sanal medya platformlarından öğrendiklerini belirterek şunları kaydetti: “17 Haziran 2014’te kurulan Tevgera Azadî, kurulduğu günden bu yana sivil bir mücadele yürütmektedir. Aynı zamanda Siyasi Çalışmalar Kurumu ve Irak Yüksek Seçim Komisyonu’ndan resmi olarak izin almıştır. Bu kararı duyduğumuzda şaşkınlık içinde kaldık.”

Karar alınmadan önce kendilerinin bilgilendirilmediğine işaret eden Tara Hüseyin, kararın yasal olmadığını söyledi. Tara Hüseyin, Tevgera Azadî’nin halkın desteği ve üyelerinin aidatları dışında hiçbir kurum ve partiden para ve ekonomik destek alınmadığını ifade ederek sözlerini şöyle sürdürdü: “Halkla dayanışma adına bir yıl boyunca aidatları durdurduk. Tevgera Azadî, gelir ve ekonomisi en şeffaf ve açık olan partidir. Bu karar, partimizin prensiplerine aykırıdır. Kurdistan’ı işgal edenlerin yanında duranların yargılanması gerekmektedir. Irak Cumhurbaşkanı ve Başbakanı’ndan, Tevgera Azadî’nin yasa dışı bir şey yaptığını kanıtlamalarını istiyoruz. Biz, Irak’ın değerlerine karşı olan herhangi bir yabancı unsur ve güce karşıyız.”

‘Bu siyasi bir karardır’

Sivil, demokratik ve anayasal bir parti olduklarını dile getiren Tara Hüseyin, kendilerine yönelik tüm suçlamalara karşı kendilerini savunmaya hazır olduklarının altını çizdi.

Tevgera Azadî Eş Genel Başkanı Tara Hüseyin, sözlerini şöyle noktaladı: “Irak ve Kurdistan Bölgesi’ndeki siyasi güçler, bu sürecin tehlikeli ve siyasi çalışma özgürlüğünü kısıtlamakta olduğunu iyi okumalıdır. Herkesi bu süreci ve davayı yakından takip etmeye ve kararlı bir duruş sergilemeye davet ediyoruz. Bu siyasi bir karardır ve arkasında dış devletler ve ihanetin eli vardır.”