BAHARAN LAHİB

Kabil- Afganistan'da kadınlara karşı işlenen suçlar, Taliban’ın yönetime el koymasının ardından daha da kurumsallaşmış bir biçim aldı. 40 yıldan fazla bir süredir, ataerkil fikirlerin yanı sıra, Taliban ve cihatçı gruplar dahil olmak üzere köktendinciler, "Afganistan kültürü" ve "İslam" maskesi altında sistematik olarak kadınları bastırmak için her fırsatı kullandılar.

Bugün, Kabil pazarlarında, kadınlar, özellikle motosiklet kullananlar, alay ve aşağılanmanın hedefi. Yol kenarlarına konuşlanmış Taliban, korku salmak için kadınların üzerine kirli su serpiyor. Bu kadınların çoğu, üzerlerine asit atıldığını düşünüyor ve dehşet içinde motosikletlerinden atlayıp çığlık atıyorlar. Ancak birkaç dakika sonra, aynı Taliban üyelerinin yüksek sesli kahkahalarını duyduklarında, bunun sadece kadınlarla alay etmek için yapılmış aşağılayıcı bir oyun olduğunu anlıyorlar. Fakat kadınlar bu durumu daha sonra asit atılabileceği tehdidi olarak görüyor.

Yüzüne kirli su atıldı

Yüzüne kirli su atılan Gulghuti Naseri, yaşadıklarını şu sözlerle anlatıyor: "Bir gün, eşim ve ben motosikletle bir akrabamızı ziyarete gidiyorduk. Şehrin bir yerinde aniden yüzüme bir şey sıçradığını fark ettim. Endişelenerek peçemi çıkardım. Yüzümü sildim ve çığlık attım. Eşim ve ben fark ettiğimizde, bir elinde silah, diğer elinde çok kirli su dolu bir şişe olan bir Taliban çocuğu gördük. Korkumu görünce yüksek sesle güldü ve benimle alay etti."

Araba beklerken saldırıya maruz kaldı

Shakila Shams da bu aşağılanmayı yaşayan kadınlardan biri. Shakila Shams, “Yol kenarında bir araba bekliyordum, yanımdan motosikletli iki silahlı Taliban geçti ve üzerime kirli su döktü. Yoldan geçen birinin yardımıyla yüzümü temiz suyla yıkadım. Bunun asit olduğunu düşündüm. Tüm bedenim korkudan titriyordu. Sonra orada durup beni izlediklerini fark ettim" şeklinde konuştu.

Ülkede asit saldırısının neredeyse kurumsallaştırıldığını anlatan Shakila Shams, “Onları orada zevkle durup durumumu izlerken gördüğümde, tüm varlığım nefretle doldu. Ama korkumu gizlemeye çalıştım, çünkü bize aşılanan korkudan hoşlanıyorlar ve toplumdaki varlığımızı sınırlamak istiyorlar” dedi.

Saldırıları sessizlik cesaretlendiriyor

Bugün Afganistanlı kadınların başına gelenler sadece birkaç köktendinci çetelerin yaşattıkları değil yıllardır dayatılan bir politikanın sonucu. Kadınlar, aynı zamanda uluslararası sessizliğin Taliban’ı cesaretlendirdiğine inanıyor ve “Afganistanlı kadınların mücadelesi sadece toplumda var olmak için değil, hayatta kalmak içindir. Bu mücadelenin gerçek özgürlükle sonuçlanacağı bir zaman gelecek” diyor.