ROCHELLE JUNİOR

Süveyda- Suriye’de yönetimin değişmesiyle birlikte kadınlar da kendi seslerini daha gür duyurmak için harekete geçti. Özellikle gazeteci kadınlar, medyada hâkim olan erkek egemen dilin değişmesini ve kadınların yalnızca birer figüran değil, toplumu dönüştüren özne olarak görünmesi için çalışmalarına hız verdi. Ancak medyanın kadınların rolünü gösterme biçimleri hala birçok soruyu ve sorunu gündeme getiriyor.  

Suriye'nin Süveyda kentinden gazeteci Nawar Azzam, 2018 yılından bu yana basın alanında çalışmalar yapıyor. Baas rejiminin baskıları nedeniyle gazetecilik mesleğini gizli yürütmek zorunda kalan Nawar Azzam, bu baskılar nedeniyle birçok zorlukla karşı karşıya kaldı. Nawar Azzam, bir kadının çalışma, kendini geliştirme ve hedeflerine ulaşma kararlılığının önünde hiçbir engelin durmaması gerektiğini düşünüyor. Özellikle Süveyda'daki halk ayaklanması sırasında dijital medyada maruz kaldığı karalama kampanyalarına rağmen vazgeçmediğini belirten Nawar Azzam, direncini koruduğunu ifade ediyor.

Kadınlar metalaştırılıyor

Kadınların rolünü güçlendiren yayınlara karşın kamusal medyanın genellikle kadınları bir pazarlama aracı olarak kullandığına değinen Nawar Azzam, bu durumun kadınların "metalaştırılması" anlamına geldiğini söylüyor. Nawar Azzam, kadınların yetenekli aktörler olarak sunulmasının aksine izleyici çekmenin bir aracı şeklinde kullanıldığını anlatıyor. Nawar Azzam, "Gerçekten yetenekli olduğu için bir kadın gazeteciye fırsat verilmesi nadirdir. Birçok medya kuruluşu, kadın yayıncıları seçerken dış görünüşe odaklanıyor” diyor. 

‘Söylemler değişmeli’

Öte yandan önlerinde önemli rol modellerin de olduğunu dile getiren Nawar Azzam, gerçek standardın mesleki yetkinlik olması gerektiğine dikkat çekiyor. Tüm olumsuzluklara karşın Nawar Azzam, zaman zaman kadın rol modelleri öne çıkarmaya katkıda bulunduğunu dile getiriyor. Medyanın hâlâ kadınların imajını sunma konusunda eksik kaldığını ifade eden Nawar Azzam, kadınların annelik ve bakım gibi başlıklarla öne çıkarıldığını söylüyor. Medyada geliştirilen söylemlere işaret eden Nawar Azzam, konuşmasına şöyle devam ediyor:

"’Her güçlü erkeğin arkasında bir kadın vardır’ söylemi yaygın kullanılıyor ancak bu kadınları gölgede bırakıyor. Kadınların rolleri ikincil veya sadece destekleyiciymiş gibi gösteriliyor. Kimi söylemler erkek bakışının sürekliliğini yansıtıyor. Medya genellikle kadınları bir propaganda aracı olarak kullanıyor. Kadınları mağdur veya sempatiye ihtiyaç duyan zayıf varlıklar olarak sunmayı bırakmalı ve kahramanca retorik veya duygusallığa ihtiyaç duymadan iradeleriyle kendi ayakları üzerinde durabilen ve inandıklarını başarabilen bağımsız varlıklar olarak rollerini tanımaya başlamalıyız.”

Nawar Azzam, medyanın kadınları da güçlendirmedeki rolünü vurgulayarak son olarak medyanın klişelerden uzak, kadınları destekleyen bir söyleme yönelmesini istiyor.