Sûham Şengalî: Êzidî kadınlar olarak saldırılara karşı ortak mücadeleye çağırıyoruz
TAJÊ Diplomasi Komitesi Üyesi Sûham Şengalî, NADA Kongresi’nin farklı inanç ve toplumlardan kadınları bir araya getirdiğini belirterek kadınların tüm dünyada ‘Jin, jiyan, azadî’ felsefesi ile güçlü bir duruş ve mücadele içerisinde olacaklarını anlattı.

HÊVÎDAR ŞENGALÎ
Şengal- Ortadoğu ve Kuzey Afrika Bölgesel Demokratik Kadın Koalisyonu (NADA) 1. Kongresi, 15-17 Mayıs tarihlerinde Federe Kürdistan Bölgesi’nin Süleymaniye kentinde gerçekleştirildi. 3 gün süren kongreye 19 ülkeden yaklaşık 200 kadın delege katıldı. Kongreye Êzidî kadınlar adına Êzidî Kadın Özgürlük Hareketi (TAJÊ) Diplomasi heyeti katıldı. Heyet kongrenin ardından Süleymaniye’de 7 farklı ülkenin kadın heyetleri ile görüşmeler gerçekleştirdi. Bu görüşmelerde kadınların sorunları ve mücadele deneyimleri paylaşıldı.
TAJÊ Diplomasi Komitesi Üyesi Sûham Şengalî, kongreyi ve sonrasında yapılan görüşmeleri ajansımıza değerlendirdi.
Kongrede çok farklı gruplar ve inançlardan kadınların olduğunu belirten Sûham Şengalî, “Aslında bu kadar çok kadının katılımıyla kongreyi düzenlemek çok önemliydi. TAJÊ adına kongrede yerimizi aldık. Kongre üç gün sürdü ve üç gün boyunca kadın sorunları, kadınların ve toplumların durumu gibi konular detaylı bir şekilde değerlendirildi. Hem kadın mücadelesinin düzeyi hem kadınlara yönelik saldırıların düzeyi ve kadınların bu mücadelelere karşı nasıl mücadele etmesi beklendiği tartışıldı” şeklinde konuştu.
‘Kongrede büyük bir moral oluştu’
Sûham Şengalî, Êzidî kadınların bu kongreye katılmalarını bir fırsat olarak değerlendirirken “Kongre farklı toplumlardan ve inançlardan kadınları tanıma fırsatı sağladı. Hem verilen panellerde hem de bakış açıları ve mesajlarda kadınların mücadelesi, korunması ve sorunları detaylı bir şekilde tartışıldı. Kongreye yüzlerce kadın katıldı ve büyük bir moral oluştu” dedi.
‘Önder Apo’nun perspektifleri kongreye damga vurdu'
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın bakış açılarının kongreye damga vurduğuna dikkat çeken Sûham Şengalî, konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
"Kongrede ‘jin,jiyan, azadî’ felsefesi temelinde tartışmalar yapıldı çünkü bu felsefe Rojava, Rojhilat ve Şengal'de pratikte uygulanıyor. Kongrede ayrıca kadınların sorunlarının tüm ülkelerde aynı olduğu görüldü ve mevcut devlet sistemlerinin kadın haklarını veya toplumların haklarını korumadığı ortaya çıktı. Kongrede kadınların dayanışması ve mücadelesi tartışıldı ve kadınlar mücadele deneyimlerini paylaştı. Bu nedenle kongre hem önemli hem de tarihiydi. Bu kadar çok ülkeden kadının bir araya gelmesi gerçekten büyük bir başarıydı. Mevcut sistem iki kadının bir araya gelip sorunlarını çözmesini istemiyor. Kadınları ve toplumları ayırmak isteyen bir sistem. Bu temelde kadınların NADA çatısı altında bir araya gelip birliği güçlendirmeleri önemliydi."
‘Mücadele deneyimlerimizi paylaştık’
Farklı ülkelerden kadınlarla yaptığı görüşmelerle ilgili konuşan Sûham Şengalî, görüşmelerin kendisi için de büyük bir fırsat olduğunu ifade ederek “Kongre sonrasında TAJÊ olarak kongreye katılan 7 ülkeden kadınla birbirimizi daha iyi tanıyıp birlikte çalışabilmek adına görüşmeler gerçekleştirdik. Hem kongrede hem de görüşmelerde Êzidî kadınların ve Iraklı kadınların sorunlarını gündeme getirdik. Êzidî kadınlar olarak kongreye katılan kadınlara, Êzidî kadınların büyük acılar içinde nasıl örgütlendiklerini anlatmak istedik. Çünkü diğer kadınların Êzidî kadınların gördüklerini görmesini istemiyoruz. Mücadele deneyimlerimizi de onlarla paylaştık” diye ifade etti.
‘Temas kurulması çok önemli’
Sûham Şengalî, toplantıların içeriği ile ilgili olarak ise şunları söyledi:
“Yapılan toplantılar da tanıtım düzeyindeydi. Çünkü bu kadınların birçoğu Êzidî kadınları, Êzidî toplumunu, kültürlerini ve inançlarını tanımıyordu. Kongre ile Êzidî kadınların ve Êzidî toplumunun davasını kadınlara kapsamlı bir şekilde tanıtma fırsatı bulduk. Bu bizim için bir sevinç kaynağıydı. Aynı zamanda onları dinledik, yaşadıkları ülkelerde kadınların sorunları neler ve ortak çözüm nedir, ülkelerinin yasalarında kadınların yeri nedir, kadınlar hayata nasıl katılırlar vb. bunları tartıştık.
Ayrıca, önceki ve son toplantılarda Êzidî kadınlara karşı büyük bir ilgi vardı. Özellikle Êzidî toplumunun durumu, kültürü ve inancı hakkında çok meraklıydılar, birçoğu Êzidî kadınları ilk kez görüyordu ve tabii ki diğer toplumlardan gelen kadınları da merak ediyorlardı. Farklı bir deneyim yaşadık. Bu kongre birbirimizi daha iyi tanımamız için bir fırsattı. Êzidî toplumunun davasını kazanmak için bu kadınlarla temas kurulması çok önemli.”
Êzidî kadınların bulunması istendi
Sûham Şengalî, hem kongrede hem de toplantılarda gündemde olan konunun IŞİD'in elindeki Êzidî kadınların durumu ve yaşanan soykırım olduğunu da ifade ederek fermanın soykırım olarak tanınmasını istediklerini yineledi. Sûham Şengalî, “Akıbeti bilinmeyen çok sayıda Êzidî kadın Ortadoğu ülkelerine dağılmış durumda. Toplantılarda kadınlardan ülkelerinde akıbeti bilinmeyen kadınları araştırmaları ve onları bulmak için çalışma ve çaba göstermeleri istendi. Bu öneri, kadınların ve Êzidî toplumunun mücadelesine destek olmak amacıyla kongrenin sonuç bölümüne bir madde olarak da eklendi" dedi.
Tüm kadınlara çağrı
Sûham Şengalî, konuşmasının sonunda kongrenin temel çağrısının, kadınları ve toplumları yok etmeyi amaçlayan mevcut savaş ve yağmaya karşı birleşik mücadele olduğunu belirterek, “Êzidî kadınlar olarak şunu söylüyoruz: Saldırılara ve savaşlara karşı ortak mücadele ve güçlü birlik ile duruş sergileyin. Öte yandan tüm kadınları Jin, Jiyan, Azadi Devrimini kazanmak için çalışmaya çağırıyoruz. Önder Apo bugün, 21. yüzyılın kadınların yüzyılı olduğunu söylüyor. Bu temelde tüm kadınlar Önder Apo’yu okumalı, kendini tanımalı, kendi varoluşları ve toplumlarının varoluşu için mücadele etmelidir” diye konuştu.