Sudanlı aktivistler Fransa’da kadınların sesini duyurmaya çalışıyor

Avukat ve insan hakları aktivisti Najlaa Mohamed Ali, Sudanlı kadınların sesini duyurmak için çalışırken uluslararası kurumların yardım taleplerine karşılık vermesini istiyor.

AFRAH SHAWQİ

Paris- Sudan’da ordu ile Hızlı Destek Kuvvetleri (RSF) arasında devam eden iç savaş kadınların yaşamlarını en derin biçimiyle etkiliyor. Çatışmalar ve doğal afetler sonucunda ülkede salgın hastalıklar, ekonomik çöküş ve yerinden edilme felaket boyutunda yaşanıyor.

Birleşmiş Milletler’in (BM) verilerine göre, dünyanın en büyük yerinden edilme ve açlık krizinin yaşandığı Sudan'daki çatışmalar da binlerce kişi hayatını kaybetti, yaklaşık 10 milyon kişi yerinden edildi. Ülkede 25 milyondan fazla kişi insani yardıma muhtaç durumda. Öte yandan tecavüzün silah olarak kullanıldığı ülkede Birleşmiş Milletler’e ulaşan raporlar, tecavüz, toplu tecavüz ve faillerin elinde maruz kalınan diğer cinsel şiddet biçimlerinin ardından temel hizmetlere yönelik başvurularda yüzde 288 oranında bir artış olduğunu gösteriyor.

‘Sudanlı kadınlar yeterli ilgi görmedi’

Paris'te yaşayan avukat ve insan hakları aktivisti Najlaa Mohamed Ali, Sudan'daki zor koşulların devam ettiğini ve kadınların yardım çağrılarına verilen yanıtın çok zayıf olduğunu söyledi. Najlaa Mohamed Ali, Sudan meselesinin uluslararası toplum tarafından yeterli ilgi görmediğini belirtirken Sudan’dan çıkmak zorunda kalan ailelerin gelişi ve iltica başvuruları yolculukları boyunca karşılaştıkları tehlikelere önem verilmediğine dikkat çekti. “Ne yazık ki Sudan'daki güvenlik ve sağlık durumu son derece vahim. Özellikle kadınlar ve çocuklar için giderek daha tehlikeli hale geliyor. Yaşananlar herkesin onların yardım çığlıklarını duymasını gerektiriyor” diyen Najlaa Mohamed Ali, göç yolculuğunun kadınlar için zorluklarına işaret etti.

Kadınlar şiddet gördü çocuklarını kaybetti

Najlaa Mohamed Ali, konuşmasına şu sözlerle devam etti:

“Etiyopya, Çad, Uganda, Libya ve Mısır'a doğru uzun mesafeler yürüyerek giden ve başkent Hartum'a doğru ilerleyen kadınlar var. Bu kolay değildi. Yerinden edilme yolculukları sırasında çocuklarını kaybeden kadınlar var. Kimileri Güney Sudan'ı Eritre'ye doğru uzun mesafeler yürüyerek terk etti. Büyük şiddete maruz kaldılar. El Cezire eyaletinden kadınlar silahlı gruplar tarafından öldürülme, tecavüz ve gözaltına alınmaya maruz kaldı. Etiyopya'daki kadınlara gelince, onlar da silahlı gruplar tarafından şiddete ve teröre maruz kaldılar. Altı binden fazla Sudanlı mülteci için büyük bir hapishane yaratıldı. Etiyopya hükümetinden veya Birleşmiş Milletler'den destek göremediler. Darfur, Geneina, Nyala ve El Fasher bölgelerindeki kadınlar hala bu durumdan muzdarip ve kuşatma altında. Kadınlar kamplardan kaçmaya çalışırken Libya çölünde aile üyelerini ve çocuklarını kaybettiler.”

Kadınlar ve çocuklar hayatlarını kaybediyor

“Şiddete ve tecavüze maruz kalmış kadınlardan çok sayıda yardım talebi almamız talihsiz bir durum” diyen Najlaa Mohamed Ali, kamplarda kalan yerinden edilmiş kadınlarla iletişim halinde olduklarını ancak kadınların destek alamadıklarını anlattı. Kadınlarla ilgili kesin istatistiklerin olmadığına işaret eden Najlaa Mohamed Ali, “Rapor veren ve ifadelerini kaydeden kadınlar yalnızca yüzde 2'yi temsil ediyor, çünkü tüm raporlar polise ulaşmıyor. Sağlık desteği eksikliği nedeniyle hayatını kaybeden hamile kadınlar ve çocuklar var" dedi.

Kızı için yaptığı başvuru reddedildi

Fransa İçişleri Bakanlığı'nın aile birleşimi taleplerinin azaltılması yönündeki kararlarını hatırlatan Najlaa Mohamed Ali, “Şu anda Hartum'da savaş ortasında yaşayan kızımı davet etme talebinde bulundum, ancak reddedildi. Fransa'ya gelenler genellikle deniz yoluyla düzensiz göç yoluyla geliyor, bu riskli bir yöntem ancak savaşın sonuçlarının bir parçası" şeklinde konuştu. Najlaa Mohamed Ali, Sudan'dan gelen ailelere destek sağlayan Sudanlı kuruluşların Fransa'daki varlığına ilişkin olarak ise "Sosyal bağlar sınırlı bir destek sağlamaya katkıda bulunuyor. Kadın haklarıyla ilgilenen hiçbir insani yardım kuruluşu yok. Bildiğimiz şey, şiddete maruz kalanları kabul etmek ve onlara uyum sağlamaları için bir miktar destek, yardım, tavsiye ve rehberlik sağlamak için gönüllü olan Sudanlı örgütler veya gruplar olduğudur. Bu oluşumlar da organize değiller” dedi.

‘Sudan halkı için kampanya’

Najlaa Mohamed Ali, şunları söyledi:

"Sudan'daki sivilleri, özellikle kadınları ve çocukları desteklemek için elimizden gelenin en iyisini yaparak toplantılar ve gösteriler düzenlemeye çalışıyoruz. Biri Uganda'da büyük grupların katılımıyla, diğeri eğitim sorunları ve kadın haklarıyla ilgili olmak üzere iki konferans düzenledik. 8 Mart kutlamalarıyla aynı zamana denk geldi. Arap ve Fransız dostlarımız da katıldı. Ayrıca yakın zamanda, kadın mağdurların sayısı nedeniyle Zamzam ve El Fasher kamplarındaki Hızlı Destek Güçleri'nin ihlallerine karşı Paris'in merkezinde bir gösteri düzenledik. Sudan halkı için bağış toplamayı amaçladığımız ‘One Euro’ girişimini başlattık. Bu girişimle büyük bir başarı elde ettik."

Najlaa Mohamed Ali, kadınlara yönelik cinsel şiddet vakalarıyla ilgili olarak yayınlanan raporların dehşet verici olduğunu belirterek bu konuda adım atılmasını istedi.