Ruqia Osman: Mahkemeler ve kurumlar kadınları korumada yetersiz kalıyor
Federal Kürdistan Bölgesi’nde artan kadına yönelik şiddetin temel nedeninin hukuki zafiyet ve silahlanmadaki yaygınlık olduğunu belirten Ruqia Osman, mahkemelerin ve kurumların kadınları korumakta yetersiz kaldığını vurguluyor.
HELEN AHMED
Silêmanî - Federal Kürdistan Bölgesi’nde toplumsal dönüşüm ve teknolojik ilerlemeye rağmen kadına yönelik şiddet alarm verici biçimde artmaya devam ediyor. Hukuki mekanizmaların yetersizliği, mahkemelerin kadın haklarını korumadaki zayıf rolü ve silahlanmanın yaygınlaşması, kadınları savunmasız bırakırken, sığınma evleri ve ilgili kurumlar da ihtiyaç duyulan güvenli ortamı tam anlamıyla sağlayamıyor. Silêmanî Ticaret Fakültesi Öğretim Üyesi Ruqia Osman, kadınların hem aile içinde hem de toplumda maruz kaldığı baskıların derinleştiğini kaydetti.
‘Bu zihniyet şiddeti besliyor’
Ortadoğu’da kadınların ikincil görüldüğü bir zihniyetin hakim olduğunu belirten Ruqia Osman, “Bu zihniyet şiddeti besliyor. Kadınlar şiddetten kaçıp sığınma evlerine başvurduğunda, bu kurumlar çoğu zaman gerektiği gibi işlemiyor. Bu nedenle kadınlar tekrar ailelerine dönmek zorunda kalıyor ve yeniden şiddete maruz kalıyor. En önemli sorunlardan biri ise mahkemelerin kadın haklarını korumadaki zayıflığıdır. Bir kadın katledildiğinde, şiddete maruz kaldığında, siyasi veya sosyal nedenlerle mahkemeye sığındığında açılan davalara gereken ilgi gösterilmiyor” ifadelerinde bulundu.
‘Kadınlar şiddeti kabullenmeye zorlanıyor’
Yaşamın her alanında kadına yönelik baskıların sürdüğünü dile getiren Ruqia Osman, “Şiddet devam ediyor ve hem mahkemeler hem de toplum kadınları şiddeti kabullenmeye zorluyor. Kadına yönelik şiddet açıkça ortadayken, bir kadın eşinden yasal yollarla boşanmak istediğinde bile mahkemeler ve toplum onu psikolojik baskıya maruz bırakıyor. Geçmişte katliam davaları yargılama sürecindeyken medya bu davaları takip edebiliyordu, ancak bugün katliam ve şiddet arttığı halde gazetecilerin siyasi gerekçelerle mahkemelerde bu davaları izlemelerine izin verilmiyor. Tüm bunlar, Federal Kürdistan Bölgesi ve Irak’ta gerçek bir hukuki hesap verebilirliğin olmadığını gösteriyor” sözlerine dikkat çekti.
‘Bireysel silahlanma artıyor’
Ayrıca birçok evde, çoğu artık ruhsatlı olan silah ve öldürücü araçların bulunmasının şiddeti daha da artırdığını vurgulayan Ruqia Osman, “Yetkililer evlerde silah bulundurulmasını engellemeli ya da en azından askeri personelin silahlarını evlerine götürmesine izin vermemelidir. Öte yandan şiddete karşı toplumsal farkındalık artırılmalı, kadın örgütleri ve mahkemeler şiddete karşı daha etkin şekilde harekete geçmelidir” dedi.