RSF: Gazetecilere baskı şekil değiştiriyor, adli kontroller artıyor
RSF, 2024 yılına ilişkin basın özgürlüğü raporunu yayınlayarak, Türkiye’deki tutuklu gazeteci sayısında önceki yıllara göre azalma olduğuna ancak adli kontrol tedbirlerinin arttığına dikkat çekti.
Haber Merkezi- Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF), 2024 yılına ilişkin “Basın Özgürlüğü” raporunu yayınladı. Raporda, Türkiye’deki tutuklu gazeteci sayısında önceki yıllara göre azalma olduğu belirtilirken, adli kontrol tedbirlerinin yaygınlaştığına dikkat çekildi.
Baskılar şekilde değiştirdi
Rapora göre bu durum, basın özgürlüğü üzerindeki baskının şekil değiştirerek sürdüğünü ortaya koyuyor. Raporda, Türkiye’de 2024 yılı itibarıyla 43 gazetecinin cezaevinde bulunduğu bilgisine yer verildi. Bu sayı, geçen yıla oranla bir düşüşe işaret etse de RSF, adli kontrol uygulamalarındaki artışın gazeteciler üzerinde bir baskı aracı olarak kullanıldığını vurguladı. Özellikle bazı gazetecilerin pasaportlarına el konulması, düzenli olarak emniyete gidip imza verme zorunluluğu ve yurt dışına çıkış yasakları, mesleki faaliyetlerini ciddi şekilde kısıtlayan unsurlar olarak öne çıktı.
Yerel medyada baskılar devam ediyor
Raporda yerel medya üzerindeki baskıların yoğunlaştığına dikkat çekildi. Özellikle hükümet politikalarını eleştiren veya bağımsız yayıncılık yapan gazeteciler, işten çıkarma, tehdit ve fiziksel saldırılar gibi çeşitli baskılara maruz kaldı. Aynı zamanda, hükümetin medya üzerindeki finansal kontrolünü artırdığı ve reklam gelirleri aracılığıyla yayın organlarını baskı altına aldığı ifade edildi.
Basın özgürlüğünde küresel sıralama
RSF, 2024 yılı için Türkiye’nin basın özgürlüğü sıralamasında 180 ülke arasında 165. sırada yer aldığını açıkladı.
RSF’den çağrı
Raporda, gazetecilere yönelik davaların şeffaf ve bağımsız bir şekilde yürütülmesi gerektiği belirtilerek, hükümete basın özgürlüğü konusunda uluslararası standartlara uyma çağrısında bulunuldu. Ayrıca, adli kontrol gibi dolaylı baskı araçlarının gazetecilerin çalışmalarını engellediğine dikkat çekildi ve bu tür uygulamalara son verilmesi istendi.
RSF’nin raporu, Türkiye’deki basın özgürlüğüyle ilgili karmaşık bir tabloyu gözler önüne seriyor. Tutuklu gazetecilerin sayısındaki azalma olumlu bir gelişme olarak değerlendirilse de basına yönelik baskının farklı yöntemlerle devam ettiği belirtiliyor. Raporda yer alan veriler, Türkiye’deki basın ortamının daha fazla özgürlükçü bir yapıya kavuşması için somut adımlar atılması gerektiğini bir kez daha ortaya koyuyor.
Irak’ta da artış
Rapora göre dünya genelinde Ortadoğu, Irak, Sudan, Myanmar ve Ukrayna gibi çatışma bölgelerinde haber yaparken öldürülen gazetecilerin sayısı son beş yılın en yüksek seviyesine, yüzde 57,4’e ulaştı.
Türk devletinin saldırıları
İşgalci Türk devleti, 23 Ağustos’ta Süleymaniye’nin Seyîtsadiq ilçesi yakınlarında Kürt gazetecilerin bulunduğu araca yönelik gerçekleştirdiği SİHA saldırısında gazeteciler Gülistan Tara ve Hêro Behadîn katledilmişti. 8 Temmuz’da işgalci Türk devleti ayrıca Şengal’de gazetecilerin kullandığı başka bir aracı hedef almış, saldırıda yaralanan Gazeteci Murat Mirza, 3 gün sonra şehit düşmüştü.