RAWA’dan Ortadoğu ve Kuzey Afrika Gençlik Konferansı’na mesaj
RAWA 8-9 Haziran’da Beyrut’ta düzenlenen Ortadoğu ve Kuzey Afrika Gençlik Konferansı’na sesli bir mesaj göndererek “Ezilen halkların isyanda birleşmesi halinde diktatörlük zincirleri, faşist ve ataerkil rejimler sonuna kadar kalmaz” dedi.
Haber Merkezi- “Gençlik ve Özgür Bir Gelecek İnşa Etmek” sloganıyla Beyrut’ta 21 gençlik örgütünün katılımıyle düzenlenen Ortadoğu ve Kuzey Afrika Gençlik Konferansı’na Afganistan Devrimci Kadınlar Birliği (RAWA) sesli bir mesaj gönderdi. Mesajda “ Ortadoğu ve Kuzey Afrika Gençlik Konferansı’nın tüm katılımcılarını ve ayrımcılığa, ataerkilliğe, dine, faşizme ve emperyalizme karşı mücadele eden cesur genç kadınları selamlıyoruz” denildi.
Mesajın devamında şu ifadeler yer aldı:
“Kimliğini ve ülkesini IŞİD gibi gerici ve terörist güçlere karşı savunan Kürt kadınlarının kahramanca mücadelesi, bir kadının gücünün farkına vardığında ve siyasi farkındalık kazandığında düşmanlarını tamamen yenebileceğini gösteriyor.
Kürt ve Afgan halkları arasındaki bağ, yalnızca ortak acılardan değil, aynı zamanda kararlı direnişten de kaynaklanmaktadır. Erkek arkadaşlarıyla birlikte adalet ve özgürlük için mücadele eden Kürt kız kardeşlerimizden ilham alıyoruz.
Afganistan insan hayatının tamamen yok edilmesiyle karşı karşıya
Afganistan, Ağustos 2021'den bu yana yalnızca bir insan hakları felaketiyle değil, aynı zamanda insan hayatının tamamen yok edilmesiyle de karşı karşıya kaldı. Afganistan'da Amerika ve NATO'nun işgali ve yerine Taliban'ın getirilmesinin ardından yirmi yılın sözde "başarıları" yirmi dakikada çöktü ve halkımızı daha derin bir krize sürükledi.
Batılı medyalar tarafından barışçıl olarak gösterilse de Taliban'ın, halkın zihninde ve gönlünde yeri yok, sadece diktatörlük ve faşizmle kendilerini yönetiyorlar. Hiçbir ulus temel haklarından mahrum bırakılamaz, cehaletin ve ortaçağ kanunlarının uzun süre kölesi olamaz. Afganistan da başta mağdur olan kadinlar olmak üzere tüm kadinlar kurtuluş mücadelesinde daha genis çapli eylemler duzenleyeceklerdir. Afganistan halkının kurtuluş mücadelesi daha da güçlenecek ve birlik haline gelecektir. Yabancı ajanların sorunsuz yönetmelerine izin vermeyeceğiz.
Ülkemiz kadınlar için büyük bir hapishaneye dönüşmüş
Ülkemiz kadınlar için büyük bir hapishaneye dönüşmüş ve dünyanın sessiz kalmasının utancı var. Kadınların cesur protestoları, hapis, ölüm, işkence ve tehditlere karşı benzersiz direnişleri, hiçbir şey bilmeyen Taliban'ın Afgan halkını hiçbir zaman kadınları zorla zincirleri altında tutamaz.
ABD son 20 yılda medya aracılığıyla kendi gündemini yaymış ve gençliğe yolsuzluğu öğretmiştir. ABD, Batı'da eğitilmiş, vicdansız, onursuz ve vatansever olmayan Afgan gençlerini, sırf Amerika Birleşik Devletleri'nin siyasi ve mali çıkarlarını desteklemek amacıyla, aralarında yeni bir zihniyet oluşturmak için eğitiyor.
ABD propagandası yapan kişiler teşhir edilmeli
Fewziya Koofî, Sîma Semer, Şehrezad Ekber, Nahîd Ferîd, Nahîd Sarabî, Orzala Eşref û Adela Raz gibi kişiler Batı hükümetlerine hizmet eden ve Kabil'in düşmesinden kısa süre sonra Afganistan'dan çıkartılan kişilerdir. Birçoğu şimdi prestijli ödüller alıyor. Afgan kadınlarına hizmet ettikleri için değil, ABD propaganda ve onların işgalci politikalarıyla işbirliklerinden dolayı dijital medyanın dikkatini çekiyor. Bu tür kişilerin teşir edilmesi tüm demokratik ve adalet isteyen insanların sorumluluğundadır.
Emperyalizm ve muhafazakarlık aynı madalyonun iki yüzüdür. ABD desteği ve dolarlar olmasaydı Taliban bir gün bile hayatta kalamazdı. ABD, Afganistan'daki muhafazakar partileri çeşitli şekillerde destekliyor, gelecekte onlardan faydalanabilmek için para harcıyor. Gelecekteki şiddet olayları için Afganistan'da Gülbuddin ve Avrupa'da Mesut'un oğlu gibi isimleri, Türkiye, Dubai, Katar ve diğer bazı ülkelerdeki cihatçı liderleri destekliyor. Afganistan'ın dini muhafazakar partileri aynı zamanda İran, Pakistan, Suudi Arabistan, Türkiye, Katar ve diğer pek çok ülkenin hükümetleri ve istihbarat teşkilatlarıyla da bağlantılı.
Değerli arkadaşlar,
Afganistan halkı tarihten ve özellikle son yirmi yılda; adaletin, özgürlüğün, insan haklarının ve seküler demokrasinin dış güçler tarafından hediye edilmediğini öğrenmiştir. Bu değerler toplumda ancak yoksul ve ezilen kitlelerin mücadelesi ve çabalarıyla oluşur ve bu durumda hiçbir güç onları tehdit edip geri alamaz.
İran, Türkiye, Kürdistan ve dünyanın diğer bölgelerindeki gençlerin faşizme, işgalciliğe ve diktatörlüğe karşı güçlü muhalefetinden ilham alan Afgan gençliğinin, Taliban kökten dinciliğine karşı çıkmada önemli bir role sahip olduğu açıktır.
Filistin halkından dersler aldık
Direnen Filistin halkından ve onların haklı mücadelesinden değerli dersler aldık. 7 Ekim saldırısına karşı, kalma kararlılığı nedeniyle bir öz savunma eylemiydi. Siyonizm ve emperyalizme karşı yüz yılın direnişi, adalet ve direnmenin özüne dayanmaktadır. Filistinliler, mücadelelerinin hedeflerinde gitmek için sekülerizm ve özgürlüğün peşinden gitmelidir. İsrail faşizmini şiddetle kınıyor ve bunu çağımızın en kötü trajedisi olarak kabul ediyoruz.
Kadınların kurtuluşu için mücadele etmek herkesin görevidir
RAWA, kökten dinciliğe (muhafazakârlığa), emperyalizme, kapitalizme ve faşizme şiddetle karşı çıkan bölgedeki devrimci güçlerin birliğinin hayati bir gereklilik olduğu inancındadır. Ülkemiz Afganistan'ın sert ve kirli atmosferinde, içinde bulunduğumuz çıkmazdan çıkmanın tek yolu bu mücadele olacaktır.
Kadınlar farkındalıkla, eylemle, devrimci hareketle öfkelerini yenilmez bir güce dönüştürmelidir. Kadınların katılımı olmadan hiçbir ilerici hareketin başarılı olamayacağı kanıtlanmıştır. Bağımsızlık, özgürlük ve kadınların kurtuluşu için mücadele etmek tüm ilerici kadınların ve genç erkeklerin görevidir. Ezilen halkların isyanda birleşmesi halinde diktatörlük zincirleri, faşist ve ataerkil rejimler sonuna kadar kalmaz. Bu birlik tüm sınırları aşmalı ve tüm bölgeleri kapsamalıdır.
Yaşasın dünyanın dört bir yanında özgürlük mücadelesi veren tüm kadınların dayanışması!
Yaşasın halkımızın bağımsızlık, demokrasi ve sekülerizm mücadelesi!”