NUR EL-AHMED

Rakka- Kuzey ve Doğu Suriye Bölgesi Kültür ve Tarihi Eserler Konseyi, Rakka’da yer alan El-Mansur Caddesi girişine arkeolojik bir kapı inşa etmek için birkaç ay önce bir proje başlattı. Kapı, Rakka şehir surlarının mimari yapısıyla uyumlu olacak şekilde Abbasi tarzında tasarlandı ve el oyması pişmiş taş kullanılarak inşa edilecek.

Kuzey ve Doğu Suriye Bölgesi Kültür ve Tarihi Eserler Konseyi Eş Başkanı Safrais Sharif, projenin özellikle savaş sırasında zarar görmüş arkeolojik alanların, özellikle duvar yapısının estetik görünümünü yeniden kazandırmayı amaçladığını söyledi. Safrais Sharif, projenin başlatılmasının tesadüf olmadığını, Rakka’nın IŞİD’ten kurtarılmasının yıldönümüne denk geldiğini belirtti. Safrais Sharif, bu tarihin, o yıllarda bölgeyi etkileyen yıkım ve tahribata karşı halkın direncini ve direnişini sembolize eden önemli bir tarih olduğunu vurguladı.

‘Şehrimizin tarihi yeniden canlanıyor’

“Bölgenin zengin bir arkeolojik mirasa sahip olduğunu kaydeden Safrais Sharif, “Bu alanların korunması, bizim kültürel kimliğimiz için çok önemli. Kültür ve Eski Eserleri Koruma Ofisi de bu yüzden çalışıyor; yıkılan veya zarar gören yerleri restore ediyorlar. Bu yıl başında tamamlanan en önemli projelerden biri, antik Rakka surlarının etrafına yapılan kapı oldu. Burası mahalleleri şehir merkezinden ayıran özel bir noktada ve Abbasiler döneminden kalma bir mimari üslubu yansıtıyor. Eskiden şehri korumak için bir kale olarak kullanılmış ama zamanla savaşlar ve bombardımanlar yüzünden yıkılmış. Şimdi yeniden inşa ediliyor ve bunu görmek bana çok iyi hissettiriyor; sanki şehrimizin tarihi yeniden canlanıyor” ifadelerinde bulundu.

İnşa çalışmaları üç aydır devam ediyor

Safrais Şerif, kapının inşa planının yaklaşık üç ay önce başladığını söyleyerek, “Caddeye yakın olduğu ve mahalleleri şehir merkezinden ayırdığı için bu kapıya Mansur Sokak Kapısı adını verdik. Restorasyon çalışmalarına Ja'bar Kalesi, antik Rakka duvarı ve kapının kendisi de dahil. Rakka’nın eski duvarı, Abbasiler döneminden günümüze kadar yaşanan refah ve savaş dönemlerinin canlı tanığı ve bölgedeki en önemli tarihi yapılar arasında. Kurum olarak biz de bu mirası korumak için çok özenli çalıştık. Kapıyı inşa ederken çevredeki duvarla benzer bir mimari ve mühendislik tarzını benimsedik ve aynı malzemeleri kullandık: kerpiç ve pişmiş kiremit. Bu kiremitlerden yirmi ila yirmi beşi, Ortadoğu’da türünün tek örneği olan ünlü Herakla fırınlarında, özel hammaddeler kullanılarak, ardışık aşamalarda ve uzmanlar ile mimarların gözetiminde üretildi” bilgilerini verdi.

Toplumsal hafızayı taşıyorlar  

Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi’nin Rakka kentinin zengin tarihini vurgulamak için çalıştığını aktaran Safrais Şerif, sözlerini şöyle tamamladı:

“Biz, Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi olarak Rakka ilinin zengin tarihini vurgulamak için çalışıyoruz. Arkeolojik alanlar, bölgenin görsel ve mimari kimliğini, kültürünün yaşayan mirasını temsil ediyor. Bizim en büyük sorumluluğumuz, bunları yok olmaktan korumak ve gelecek nesillere aktarmak. Bu yüzden arkeolojik alanların korunmasının önemi konusunda farkındalık yaratmalıyız; çünkü bu alanlar toplumsal hafızayı taşır ve geçmiş zamanların tek tanığıdır.”