Pirsûs’tan seslendiler: Zafer yeniden Rojava halkının olacak

Kuzey ve Doğu Suriye’ye dönük saldırılara karşı 10 yıl sonra yeniden Kobanê sınırında nöbet tutan kadınlar, “Barış ve çözüm ortak talebimiz. Halklar buraya akmalı. Dayanışma ile Zafer yeniden Rojava halkının olacak” dedi.

MEDİNE MAMEDOĞLU

Riha- Tevgera Jinên Azad (TJA), Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) öncülüğünde, Kuzey ve Doğu Suriye’ye dönük saldırılara karşı Kobanê’nin karşı kenti Pirsûs’ta (Suruç) başlatılan nöbet eylemi devam ediyor.

“Savaşa karşı barış” ve “Rojava kırmızı çizgimizdir” denilerek sürdürülen eyleme katılan kadınlar birlik ve çözüm taleplerini haykırıyor. Kürt halkının onurlu barış talepleri için yıllardır mücadele ettiğini belirten kadınlar, Rojava için her alanda mücadeleyi sürdürme ve ulusal birliğin sağlanması çağrısında bulundu.

‘Verilen bedelleri ve dökülen kanı unutmayız’

Eyleme katılan Feride Polat, 10 yıl önce 2014 yılında olduğu gibi yeniden Rojava halkı için bir araya geldiklerini söyledi. Rojava’nın Kürt halkı için çok farklı bir konumda olduğunu ve oraya dönük saldırıları asla kabul etmeyeceklerini söyleyen Feride Polat, Rojava için verilen bedelleri hatırlatarak, halka sahiplenmeyi büyütme çağrısında bulundu. 

Feride Polat, “Bizler Kobanê için buradayız. Kobanê biz Kürtlerin kırmızı çizgisidir. 10 yıl önce de buradaydık, bu toprakları beraber savunduk, bugün de aynı mücadele için geldik. Bu tehditler bitmeyene kadar biz buradayız ve bu nöbetimize devam edeceğiz. Ben nöbet başladığı andan beri buradayım. Bundan sonra da olacağım. 2014 yılında Kobanê’de çıkan savaşta bu halkın başına gelmeyen kalmadı. Bütün çocuklarımız orada şehit düştü, kan aktı, bedel verildi. 10 yıl önce de nöbet eyleminde buradaydık. Bugün yeniden buradayız, o dönem zafer bizim oldu, zafer yine bizim, Rojava halklarının olacak. Her daim Rojava halkının yanındayız, halk buraya akmalı” dedi.

‘Halk buraya gelerek Rojava’ya ses versin’

Nöbet eylemine katılan başka bir isim Aynur Kılıç ise Rojava’ya dönük savaş politikasının 10 yıldır kesintisiz bir şekilde sürdüğünü aktardı. Aynur Kılıç, “Biz bu kanın akmaması için herkese sesleniyoruz; bu halkın tek ve yegâne talebi barıştır. Gelin bu sese ses verin. Orada direnen anneler, kadınlar ve gençler şunu bilsin ki; onların yanındayız. Hiçbir zaman yalnız bırakmayacağız. Bütün halklar bu talebe destek olmalı. Halk buraya gelerek direnenlere destek olmalı. Amacımıza ulaşana kadar da nöbet eylemimizi bırakmayacağız” açıklamasında bulundu.

‘Rojava halkıyla ruhumuz birdir’

Hacire Kaçım da Rojava halkına zafer ve özgürlük talebini yeniledi. “Artık savaş dursun, anneler ağlamasın istiyoruz” diyen Hacire Kaçım, Kürtler arasındaki sınırların anlamsız olduğunu söyledi. Hacire Kaçım, “Rojava halkıyla aramızda sınır olsa da bizim ruhumuz onlarla birdir, tektir. Her daim onların arkasındayız. Bu savaşa artık son versinler. Biz kardeşlik ve barış istiyoruz. ‘Kobanê düştü’ diyenler 10 yıl önce cevaplarını iyi aldılar. Bu yanıtı bu savaşı harlayanlar yeniden alacak. Zafer yeniden hem Kürt halkının hem de Rojava halklarının olacaktır. Biz her daim onların direnişinin arkasındayız. Herkes Rojava halkı için ayağa kalksın. Dört parça bir olup bu katliama dur desin. Rojava halkına Suruç’tan sesleniyorum; son damla kanımıza kadar direneceğiz” ifadelerini kullandı.

Nöbete katılan Meyaser Korkmaz ise eylemin bir “direniş” nöbeti olduğunu ifade etti. Meyaser Korkmaz, “Burada bütün halklarla beraber Rojava halkı için nöbet tuttuk. Şimdi katliama karşı, savaşa karşı yeniden buradayız. Kimse bu halka oyunlar oynamasın. Herkes bu nöbete ve çağrıya ses olsun” dedi.