'Nanaxanim Babanzade serbest bırakılsın’
Nana'ya Özgürlük İnisiyatifi, gözaltında ajanlık dayatıldığı, çıplak araya maruz bırakıldığı belirtilen ve sınır dışı edilmek istenen Nanaxanim Babanzade'nin bir an önce serbest bırakılması çağrısında bulundu.

Haber Merkezi- Nana'ya Özgürlük İnisiyatifi, İstanbul Üniversitesi yüksek lisans öğrencisi Nanaxaim Babanzade'nin yemekhane eylemlerine katılması gerekçesi gözaltına alınıp, sınır dışı edilmek üzere Arnavuktöy Geri Gönderme Merkezi'e gönderilmesine ilişkin bir basın toplantısı düzenledi.
İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi'nde düzenlenen toplantıda, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) milletvekilleri Özgül Saki ve Kezban Konukçu, Nanaxanim Babazade'nin avukatı Ahmet Baran Çelik ile Kadınlar Birlikte Güçlü üyeleri ve çok sayıda öğrenci katıldı. Toplantıda, açıklamayı Nana'ya Özgürlük İnisiyatifi üyesi Maral Çölekoğlu yaptı.
‘Kimse hak savunucu olduğu için sınır dışı edilemez’
Maral Çölekoğlu, açıklamada şunları dile getirdi: "Nana'nın alıkonmasının asıl sebebi, devletin baskı ve kontrolüne boyun eğmeyi reddetmesidir. İktidar, hak mücadelesi yürüten yoldaşlarımızı sindirmek için göçmen öğrencilerin yasal hakkı olan oturum izinlerini bir tehdit ve baskı aracına dönüştürmektedir. Kimse ifade özgürlüğünü kullandığı ve yaşam hakkı savunucusu olduğu için sınır dışı edilemez. GGM'de çoğu mültecilere ve göçmenlere olduğu gibi Nana'ya da yönelik insanlık dışı uygulamalar yaşanmıştır: Etik vegan olan Nana'nın beslenme hakkı engellenmiş, arkadaşlarının getirdiği gıda, kıyafet ve paraya el konulmuş ve ancak kamuoyundaki tepkiler sonrası kendisine 3 gün sonra verilmiştir, çıplak arama dayatılmış, avukatıyla görüşme hakkı gasp edilmiştir. Avukatı ve yakınlarına yanlış bilgiler verilmiş, zorla gönüllü geri dönüş formu imzalatılmaya çalışılmıştır."
‘Güvenliği sağlanmalı’
Tüm bu uygulamaların işkence yasağını ihlal anlamı taşıdığını da belirten Maral Çölekoğlu, inisiyatifin taleplerini şöyle sıraladı:
"* Nana hakkında yürütülen sınır dışı işlemleri derhal durdurulmalıdır.
* Kendisi serbest bırakılmalı ve güvenliği sağlanmalıdır.
* Avukatıyla kesintisiz görüşme hakkı, vegan beslenme ve hijyen hakkı ve sağlık hizmetlerine erişimi garanti altına alınmalıdır.
* Uluslararası koruma başvurusu yapabilmesi için gerekli süreçler işletilmelidir.
* Göç İdaresi Başkanlığı başta olmak üzere tüm ilgili kurumları, ulusal ve uluslararası hukuk kurallarına uymaya ve sorumluluklarını yerine getirmeye çağırıyoruz.
* Nana’nın hayatı risk altındadır. Derhal serbest bırakılmasını ve güvence altına alınmasını talep ediyoruz."
‘Saldırıyı kabul etmiyoruz’
Açıklamaya katılan öğrenciler adına söz alan Metehan Kamaoğlu da "Nana, gözaltına alınmadan önce, 6 Ağustos günü evrak eksikliği gibi nedenlerle Göç İdaresi'nde bir sekreterliğe çağırılarak ajanlaştırma teklifinde bulunulmuş, sıra arkadaşları hakkında yalan ifade vermesi istenmiş. Bunu reddeden Nana, 'Bunu unutma' denerek tehdit edilmişti. Evet, bizler gençlik olarak Nana'ya yapılan bu saldırıyı unutmuyoruz, gençliğin iradesine yapılan bu saldırıyı kabul etmiyoruz" şeklinde konuştu.
‘Politikayı teşhir etmeliz’
DEM Parti Milletvekili Özgül Saki ise mültecilerle dayanışma çağrısında bulunarak "Geri gönderme merkezleri işkence merkezi haline geldi. Ve buraların kapıları kapalı, ziyaret taleplerimiz sudan sebeplerle kabul edilmiyor. Nana'nın yaşadıkları tüm göçmen-mültecilerin her birinin yaşadığı sistematik hale gelmiş bir politika. Bu politikayı bulunduğumuz her yerde teşhir etmeliyiz" dedi.