'Afganistan’da kadınların sesini duyun’

Kadın hakları savunucusu Leyla Ferugh, Afganistan’da kadınların Taliban tarafından gözaltına alınmasına ilişkin, “Bu suç karşısında sessizlik, baskıyla iş birliği yapmak demektir. Uluslararası toplum Afgan kadınların direnişinin yanında durmalı” dedi.

BAHARİN LEHİB

Faryab - Katliam, hapis, işkence, kötü muamele, aşağılanma ve şiddet…Tüm bunlar, Taliban ve cihatçı grupların 40 yılı aşkın süredir Afganistan toplumunda kökleştirdiği radikal kültürün bir parçası. Bu uygulamalar binlerce kadının hayatına mal oluyor.

“İyiliği Emretme ve Kötülükten Sakındırma Bakanlığı” adı altında faaliyet yürüten Taliban görevlilerinin artmasıyla, kadınların kitlesel şekilde gözaltına alınması Afganistan’da büyük bir korku dalgası yaratsa da bu korku iklimi kadınları mücadeleden geri tutmuyor.

Afganistan’da kadınların yaşadıklarına ilişkin kadın hakları savunucusu Leyla Ferugh, konuya ilişkin ajansımıza konuştu.

‘Kadınlar, kıyafet tercihleri nedeniyle kaçırılıyor’

Leyla Ferugh, Taliban tarafından kadınların acımasızca gözaltına alındığını belirterek, bu gözaltıların çoğunlukla ‘zorunlu başörtüsü’ kuralına uymadıkları gerekçesiyle yapıldığını vurguladı.

Leyla Ferugh, “Bu, yalnızca yasa dışı değil, aynı zamanda bu radikal grubun kadın düşmanı politikasının açık bir göstergesi. Kadınlar, yalnızca giyimlerini seçtikleri ve dayatılan kısıtlamalara karşı durdukları için Taliban güçlerince sokaklardan, pazarlardan, toplu taşıma araçlarından zorla alıkonuyor ve bilinmeyen yerlere götürülüyor. Bu yerler, yargı ve hukuki denetimin dışında tutuluyor; burada kadınlar insanlık dışı koşullarda tutuluyor ve sistematik işkence, tehdit ve kötü muameleye maruz kalıyor” dedi.

Leyla Ferugh, Taliban’ın ideolojik olarak kadın karşıtı bir güç olduğunu ve temel özgürlüklere düşman olduğunu belirterek şunları ekledi: “Amaçları, kadınların kamusal alandaki varlığını tamamen susturmak. Ancak bu baskı ve korku dalgasına rağmen Afganistanlı kadınlar teslim olmadı. Onlar, tehditlere rağmen hak, özgürlük ve insan onuru için seslerini cesurca yükseltmeye devam ediyor.”

‘Dünya sessizliğini bozmalı’

Leyla Ferugh, kamuoyunun Afganistan’da yaşananlara sessiz kalmasına tepki göstererek, dünya kamuoyuna şöyle seslendi:

“Bu şartlarda, uluslararası toplum sessizliğini bozmak ve Afganistanlı kadınların yanında durmakla yükümlüdür. Uluslararası kuruluşlar, insan hakları örgütleri, ilerici hareketler ve özgürlük yanlısı halklar, bu gözaltıları kınamalı, Taliban’ı insan hakları ve insan onurunu açıkça ihlal etmekten sorumlu tutmalıdır. Tüm siyasi baskı araçları, mali destek ve medya desteği kullanılarak bu durdurulamaz baskı sürecine son verilmelidir. Aynı zamanda, Afgan kadın direnişine pratik destek sağlamak ve tehdit altındaki kadınlar için güvenli çıkış yolları oluşturmak öncelik olmalıdır.”

‘Afganistan küresel vicdanın sınavıdır’

“Bugün Afganistan, küresel vicdanın sınavıdır” diyen Leyla Ferugh, kadınların sistematik baskı altında tutulmasının sınırları aşan bir insani felaket olduğunu söyledi. Leyla Ferugh, konuşmasını şöyle tamamladı: “Tüm vicdan sahiplerine çağrımız şudur: Afganistanlı kadınların sesini duyun, onların yanında durun ve bu suça karşı sessiz kalmayın. Taliban’ın vahşi ve örgütlü baskısına karşı tüm gücümüzle durmalı, esaret altındaki kadınların özgürlüğü ve onuru için geçmişten daha yüksek sesle mücadele etmeliyiz.”