NORŞİN ABDİ

Kobanê – IŞİD, 15 Eylül 2014'te Kobanê saldırısının ardından YPG-YPJ güçlerinin verdiği tarihi direnişle 26 Ocak 2015'te en büyük darbesini alarak, yenildi. Yenilgiyi hazmedemeyen başta Türk devletinin desteği ile IŞİD, 25 Haziran 2015 tarihinde yenden Kobanê’ye saldırarak, çoğu kadın ve çocuk 252 kişiyi katletti.

Kobanê’de yaşanan katliamın 9’uncu yıl dönümünde ajansımıza konuşan Kobanêliler, her zaman zaferin direnen halkların olacağını belirtti.

‘Kobanê direnişin şehridir’

Kobanê’de yaşayan Sara Xelîl, verilen direnişin halklar açısından tarihi öneme sahip olduğunu kaydederek, “IŞİD çetelerinin 25 Haziran'da gerçekleştirdiği katliamda yüzlerce ailenin çocuklarını kaybetmesiyle Kürt halkı ve özellikle Kobanê halkı için trajedi ve acı dolu bir ay yaşandı. Saldırılara rağmen ulusal bir ruha sahip olan Kobanê halkı, bu küçük coğrafi noktada IŞİD’e karşı büyük bir zafere ulaştı. Daha ziyade tarihi bir destan yazdı. Bu nedenle Kobanê şehri, ‘Direnişin Kalesi’ veya ‘Direnişin Şehri’ olarak adlandırıldı. Çünkü Kobanê topraklarının her bir karışı halkının kanıyla sulanmış ve çevredeki birçok ülkenin oluşturduğu en büyük terör gücünü kendi iradesiyle yenmiştir. IŞİD yerel bir güç değildi, daha ziyade bölgesel bir güçtü, çünkü dünyanın her yerinden paralı askerleri içeriyordu” ifadelerinde bulundu.

‘Zafer her zaman bizim olacak’

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın Suriye’de ilk olarak Kobanê şehrine ayak bastığını hatırlatan Sara Xelîl, “Kobanê şehri 19 Temmuz Devrimi’nin de başladığı yerdir. Kobanê’de katliam gerçekleştiren IŞİD çetelerini silahlarla desteklediler ve kente sızmaları için planlar yaptılar. IŞİD çeteleri, Halk Koruma Birlikleri üniformasıyla şehre girdiler ve ayın 25'inde katliam gerçekleştirdiler. IŞİD katliam gerçekleştirdiğinde şehirdeki birçok kadın mahallelerini, evlerini ve çocuklarını korumak için silahlandı. Biz bir halkız, egemen ülkeler bizi ne kadar yok etmeye çalışırsa çalışsın, zafer bizim olacaktır, çünkü biz asla teslim olmayız” diye belirtti.

‘Türk devleti devrimimizi hazmedemiyor’

Katliamın tanıklarından 35 yaşındaki Xanim Elî, "Şehrimizde devrim sonrası güvenlik ve istikrar içinde yaşıyorduk. Türk devleti ve çeteler bu durumu hazmedemedi. Türk devleti çetelerinin bizimle savaşmasını destekleyerek ülkemize saldırdılar. Bizi yok edebileceklerine inandılar. Ancak güçlerimiz ve halkımız çetelerin ve Türk devletinin hedeflerine ulaşmalarına izin vermedi. Halkımız ve güçlerimiz var güçleri ve iradesiyle bu şehri çetelere mezar haline getirdi” sözlerine yer verdi.

‘Katliamda eşim şehit oldu’

Elde edilen zaferin ardından neredeyse yok olan kentte yeniden inşa çalışmalarının başladığını aktaran katliamda eşini kaybeden Xanim Elî ise şöyle konuştu: “Zaferin ardından halk kente yeniden dönmeye başladı. Ancak Türk devleti bu zafere karşı şehre yeniden saldırması için çetelere destek verdi. Kobanê katliamında eşimi kaybettim. Sabah saatlerinde kurşun sesleriyle uyandık. Eşim o sırada İç Güvenlik Kuvvetleri'nde çalışıyordu. Halk Savunma Kuvvetleri’nden olduğunu söyleyen birkaç kişi yanımızdan geçti ve içlerinden birinin yaralı olduğunu belirttiler. Eşimden yardım istediler ve eşim de yaralıyı tedavi etmek için onlarla gitti. Daha sonra ailemle iletişime geçmeye çalıştığımda IŞİD'in asker üniformasıyla şehre saldırdığını ve insanları öldürdüğünü öğrendim. Eşimi aramaya çıktığımda eşimin Baqi Xido Kültür ve Sanat Merkezi önünde şehit olduğunu gördüm.”  

‘Egemen güçlerin çeteleri desteklediklerini gözlerimizle gördük’

Kobanê şehrinden 32 yaşındaki Cihan Bozan da "Bizler Kobanê şehri halkı olarak IŞİD nedeniyle çok fazla trajedi yaşadık. Evlerimiz yıkıldı, şehrimizden sürüldük. IŞİD çocuklarımıza karşı vahşice katliamlar yaptı. Egemen güçlerin bu çeteleri nasıl desteklediklerini kendi gözlerimizle gördük. Türk devleti çeteleri çocuklarımızı öldürmeye gönderdi ve çetelere yol açtı. Birçoğu henüz uykularındaydı ve çeteler tarafından uykudayken katledildi. Bu insanların günahı neydi? Katliamın her anısı acılarımızı yeniliyor. O kara günü unutamıyoruz. Katledilenlerin intikamını alacağız” şeklinde konuştu. 

Cezaevlerindeki IŞİD’li tutukluların halk için büyük bir tehlike oluşturduğuna dikkat çeken Cihan Bozan, dünya ülkelerine çağrıda bulunarak, “Ülkenizin vatandaşları olan IŞİD çetelerinizi alın ve onları yargılayın. Katliamın hesabını kendi ülkelerinde versinler. Nasıl ki IŞİD yüzlerce insanın trajedisine sebep olduysa, işledikleri suçların hesabı sorulmalıdır” ifadelerinde bulundu.