Kadınlardan tepki: Cihatçı zihniyet çok büyük tehlikedir
Cihatçı HTŞ Suriye’de saldırılara devam ediyor. Fırat Kantonu'na bağlı Kobanê kentinden kadınlar, HTŞ'nin ihlallerinin kadınların geleceği açısından büyük bir tehdit oluşturduğunu ve cihatçı zihniyetin çok tehlikeli olduğunu belirtti.

BERÇEM CÛDÎ
Kobanê - Suriye’de son 9 aydır geçici yönetiminde bulunan cihatçı HTŞ'nin ihlalleri söz konusu. HTŞ’nin ihlalleri IŞİD çetelerinin yıllarca gerçekleştirdiği katliamların bir benzeri gibi. Özellikle Suriye kıyılarında Alevilere ve Süveyda'da yaşayan Dürzi halkına karşı işlenen hak ihlalleri yaşanan soykırımın boyutunu gözler önüne serdi.
Kuzey ve Doğu Suriye’nin Kobanê kentinde yaşayan kadınlar, cihatçı HTŞ’nin saldırıları ve ihlallerine tepkilerini dile getirerek, bu hak ihlallerinin kadınların geleceğine yönelik tehdit oluşturduğunu belirtti.
'Cihatçı HTŞ Suriye halkının umutlarını yerle bir etti'
Suriye halkının yıllarca baskı ve katliamlara karşı ses çıkardığını söyleyen Nadiya Hiso, diğer yandan halkın IŞİD çetelerine karşı da mücadele ettiğini belirtti. Suriye’de rejim değişikliğinden sonra halkın yeniden umutlandığını ancak cihatçı HTŞ’nin yönetime gelmesiyle aynı zihniyetin devam ettiğini ifade eden Nadiya Hiso, “Alevilere ve Dürzilere yönelik olaylar ve katliamlar bunun en açık örneğidir. Suriye geçici yönetiminin pratik ve eylemleri uyuşmuyor" dedi.
‘Kadınları tanımayan bir yönetimi kabul etmiyoruz’
Suriye geçici yönetimi kabul etmediklerini belirten Nadiya Hiso, kadınlara yönelik gerçekleşen hak ihlallerine dikkat çekti.
Nadiya Hiso, kaygılarını şöyle dile getirdi: "Kadınların hakları ve kimlikleri inkâr ediliyor. Bu yaklaşım ve eylem biz kadınlar için büyük bir tehdit ve tehlikedir. Yıllarca süren direniş ve acılardan ve ortak ve barışçıl bir yaşam kurma taleplerinden sonra, biz kadınlar ve tüm Suriye toplumu olarak, kadınların bir kez daha karanlıkta kalmasını ve halka cihatçı bir zihniyetin dayatılmasını kesinlikle kabul etmiyoruz. Bunun için sesimizi yükseltmemiz, bu yeni sistemi ve özellikle de halkın ve kadınların haklarını her şekilde ihlal eden cihatçıları kabul etmememiz gerekiyor. Kadınlar olarak yeni Suriye ordusuna dair hiçbir umudumuz ve inancımız yok, aksine büyük tehlikeler var ve bu orduyu Suriye'nin geleceği için büyük bir tehdit olarak görüyoruz.”
'Umut ışığı korkuya ve tehlikeye dönüştü'
Kadınlardan Zeyneb Hasan da Suriye'nin son 9 ayda yıkıma doğru sürüklendiğini şu sözlerle anlattı: "Suriye'de Baas rejiminin politikaları nedeniyle halk kriz yaşıyordu. Bu nedenle halk rejimin çöküşünü ve yeni bir sistemin kurulmasını sabırsızlıkla bekliyordu. HTŞ'nin saldırıları ve Suriye'yi yönetme biçimi, Suriye halkının kaderini ve yaşamını eskisinden daha kötü hale getirdi. Bu nedenle artan yerinden edilmeler, katliamlar, güvensizlik ve istikrarsızlık, yağma, yıkım ve açlık görüyoruz. Suriye'de çete gruplarının yayılması ve resmi ordu olarak adlandırılmaları büyük olumsuz etki yarattı. Suriye halkı savaştan yoruldu, Suriye'de bu krizden etkilenmeyen hiçbir aile olmadığına inanıyorum.”
‘Kadınlar iradelerini tanımayan bir sistemi kabul etmiyor’
Zeyneb Hasan, geçici Suriye yönetiminin kadınların iradesini açıkça tanımadığını belirtti. Suriye’de yaşanan krizlerin Kuzey ve Doğu Suriye'deki kadınların deneyimi, kadınların yönetim ve sistemdeki rol ve misyonunun önemini bir kez daha ortaya koyduğunu söyledi. Zeyneb Hasan, “Sonuçta, demokratik ve eşit sistemler tek renk ve cinsiyetle inşa edilemez, aksine çatışmaları ve sorunları daha da zorlaştırır. Kadınların hakları, kimlikleri ve iradeleriyle yaşayamadığı bir ülkede, bileşenlerin dili, kültürü ve kimliğiyle yaşama hakkından bile bahsedemeyiz. Bu nedenle, kadınların haklarını ve iradesini tanımayan bir yönetimi, biz kadınlar olarak asla tanımayız ve statülerini kabul etmeyiz" ifadelerinde bulundu.
Rohilat Abdi, Suriye'deki gelişmeleri takip eden genç bir kadın olarak, Suriye yönetimine bağlı cihatçı grupların bu saldırılarını kınadı. Suriye halkının eşit, demokratik ve özgür bir gelecek hak ettiğini belirten Rohilat Abdi, konuşmasını şöyle tamamladı: “Son 9 ayda Suriye'de anormal bir karmaşa yaşanıyor, kimin ne yaptığı, kimin kiminle bağlantılı olduğu belli değil. Bu cihatçı çeteler, Suriye'nin geleceğini kanla çiziyor.”