Haber Merkezi- Tevgera Jinên Azad (TJA), Kadın Zamanı Derneği, Halkların Demokratik Kongresi (HDK), ve Göç İzleme Derneği (GÖÇİZDER) 1 Mayıs İşçi Bayramı’na ilişkin İstanbul’da HDK Genel Merkezi’nde basın toplantısı düzenledi. 

Kadınlar açıklama öncesi kısa birer konuşma yaptı.  İlk olarak söz alan HDK Eş Sözcüsü Esengül Demir dünyada kadın emeğinin görünmediğine dikkat çekerek, “Kadına yönelik şiddet her gün artarak devam ediyor. İktidarın, yargıyı da arkasına alarak kadın bedenine dönük saldırılarıyla karşı karşıyayız. 1 Mayıs’ a giderken sömürünün artarak devam ettiğini görüyoruz. Kadınları ucuz iş gücü olarak gören hem düşünsel hem fiziksel olarak saha da mücadeleyi yürüterek kadın emeğini görünür kılacağız. Ve mücadelemizi yükseltmek için çalışacağız. Kadınların emek sömürüsüne karşı, tüm kadınları 1 Mayıs’ta alanlara davet ediyoruz” dedi.

‘Sömürü sistemine karşı bir arada alanlarda olacağız’

Kadın Zamanı Derneği Başkanı Dilek Başalan da hem dayanışmayı hem de mücadeleyi yükseltmek için temaslarını sürdürdüklerini söyleyerek şöyle konuştu:

“Kadınlara her gün temas ediyoruz. Sorular soruyor, tartışıyor ve onların sorunlarını dinliyoruz. Kadınların iş alanlarında nelere maruz kaldıklarını ve emeklerinin karşılığını alamadıklarını görüyoruz. Bununla birlikte aynı zaman da asgari ücretin çok altında çalışıyorlar. Hem kadın şiddet hem de kadınların sömürülen emekleri için 1 Mayıs’ta bir arada olmamız gerekiyor. 1 Mayıs’ta sömürü sistemine karşı bir arada alanlarda olacağız.”

‘Göçmen kadınlarla yan yana olmamız gerekiyor’

GÖÇİZDER Eşbaşkanı Kamile Kandal ise göçmen kadınlarla birlikte dayanışmayı büyütme çağrısında bulunarak “Savaşların ve çatışmaların olduğu bir ülkedeyiz. Kadın göçmen ve mültecilerin ülkemize olan ekonomik katkısı çok fazla. Ucuz ve güvencesiz çalışıldığını biliyoruz. Hiçbir sosyal güvenceleri yok.  Bunu yaşarken bir taraftan da işten atılma riski ile karşı karşıyalar.  Kadın mülteciler ve göçmen kadınlarla ilgili haklarını koruyan yasal bir düzenleme yok.  Haklarını koruyan yasal bir düzenleme yapılması gerekiyor. Çalışma alanlarında tüm kadınların emeği çok fazla. Kadınlar çok zor koşullarda çalışırken aynı zaman da sömürülüyorlar. Bu anlamda göçmenler için 1 Mayıs’ta alanlarda seslerimizi yükselterek yan yana olmamız gerekiyor” diye konuştu.

‘1 Mayıs’ta alanları dolduracağız’

Kadınlar adına TJA üyesi Xecê Başkalane tarafından yapılan açıklamada alanlarda olunacağı belirtilerek 8 Mart’tan Newroz’a baskı ve saldırılara rağmen özgürlük taleplerinin alanlarda dile getirileceği ifade edildi. Açıklamada “1 Mayıs’ta alanlarında emeğimiz, bedenimiz, kimliğimiz için özgürlük ısrarımızı yükselteceğiz. AKP- MHP iktidarının genel seçimlerin rüzgarını da arkasına alarak kazanmak için devletin tüm imkanlarını kullanarak yüklenmesine rağmen yerel seçimlerde halkın iradesini gasp edenlere karşı hep birlikte faşizme karşı demokratik, kadın özgürlükçü, ekolojik yerel yönetimlerin iradesini açığa çıkarmanın heyecanı ve coşkusuyla 1 Mayıs’ta alanları dolduracağız” denildi.

Açıklamanın devamında “Bizler TJA olarak, başta Kürt sorunu olmak üzere bütün toplumsal sorunların demokratik, ekolojik, kadın özgürlükçü paradigma ile çözüleceğine inanıyoruz” denilirken Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecride dikkat çekilerek, “Kürt halk önderi Abdullah Öcalan’ın ‘Sosyalizm de ısrar insan olmakta ısrar’ şiarını bir kez daha yükselterek 21’inci yüzyılın kadın yüzyılı olacağı inancıyla mücadelede kararlılığımızı bir kez daha ifade ediyoruz” diye kaydedildi.

‘Tecride karşı özgürlük mücadelesini yükseltmek için alandayız’

Açıklamada son olarak şu ifadeler yer aldı:

“Bu temelde Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın koşulsuz fiziki özgürlüğünü sağlamayı, mücadele çizgimizin merkezine alıyoruz. Tecride karşı özgürlük mücadelesini yükseltmek için alanlarda mücadele edeceğiz. Bugün adalet nöbeti tutan Barış Analarının, Galatasaray Meydanı’nı terk etmeyen Cumartesi Anneleri’nin, tek başına AKP’nin hukuk tanımazlığına karşı adalet arayışında ısrar eden Emine Şenyaşar’ın ana emeğinin görmezden gelindiği yerde yürüttükleri kesintisiz emek ve hakikat arayışını da selamlıyoruz.  Aynı zaman da cezaevlerinde tutulan ve her türlü hukuksuzluğa rağmen içeride de dışarıda da direnmeye devam eden bütün direnişçi kadınları, o kapatılma mekanlarından çıkarana kadar mücadele edeceğimizin sözüyle 1 Mayıs’ta alanlarda olacağız.”