IŞİD tarafından kaçırılan Haifa Halef kadınlara yönelik suçları anlatıyor

Haifa Halef, IŞİD tarafından kaçırılma hikayesini, maruz kaldığı psikolojik ve fiziksel işkenceyi, kendisi ile ailesinin yaşadığı kayıpları anlatıyor. Onun tanıklığı suçların ortaya çıkması açısından büyük önem taşıyor.

RAJA HAMİD RAŞİD

Irak- IŞİD'in bir dönem birçok şehri kontrol ettiği Irak'ta yaşanan savaş ve yıkım yıllarının psikolojik ve sosyal etkileri bugün hâlâ hissediliyor. Ağır hak ihlallerine maruz kalan Iraklılar tanıklıklarını paylaşmaya devam ediyor. Bu hikayeler arasında, IŞİD tarafından kaçırılıp hapsedilen kadınlardan biri olan Hayfa Halef'in tanıklığı, o zor dönemde sivillerin yaşadıklarını ortaya koyuyor.

Haifa Halef, IŞİD esaretinde yaşadığı bu korkunç deneyimin etkilerini yaşamaya devam ediyor. Her an kendisini rahatsız eden acı dolu anıların üstesinden gelmeye çalışan Haifa Halef, o zor dönemin getirdiği korku ve psikolojik sıkıntıyla başa çıkmak için destek alıyor. Yaşadığı deneyimi göz yaşları içinde anlatan Haifa Halef, "Yaşadıklarımı asla unutmayacağım. Hayatımın en kötü deneyimiydi. 2 Mayıs 2016'da IŞİD tarafından kaçırıldığım gün. Koşullar son derece ağırdı. Evimizden alındım; ben, eşim, üvey oğlum ve üç erkek kardeşim. Çocuklarım ve ailem hakkında hiçbir şey bilmiyordum" diyor.

İşkence sonucu düşük yaptı

IŞİD tarafından tutuklandığını anlatan Haifa Halef, tutuklandığında kadınların kendisi için gösteri düzenlediğini belirtiyor. Bu eylemin onun yaşamını daha da zorlaştırdığını dile getiren Haifa Halef, “IŞİD’li kadınları tarafından ağır şekilde dövüldüm ve beşinci ayda işkence sonucu düşük yaptım" diye konuşuyor. Haifa Halef, konuşmaya şöyle devam ediyor:

"Kaim ve Rummana bölgelerindeki kadınlar, ister Müslüman ister Êzidî olsun, IŞİD tarafından uydurma suçlamalarla kaçırıldı. IŞİD'in zorunlu kıldığı kıyafetleri giymeyen kadınlar sokaklarda tutuklanıyordu. IŞİD'in Batı Irak'ta El-Kaim ve El-Rummana gibi bölgeleri kontrol etmesiyle, hapishaneleri yönetmekten sorumlu kadınların çoğu Suriye sınır bölgesi El-Bukemal'den geliyordu. Bu bölgelerde IŞİD tarafından gözaltına alınan kadın sayısı yaklaşık 500'e ulaştı.”

Böbreği karşılığında serbest bırakıldı

IŞİD çetelerinin böbreği karşılığında kendisini serbest bırakacakları yönünde pazarlık yaptıklarını belirten Haifa Halef, o anı hayatının en zor anlarından biri olarak tarif ediyor ve konuşmaya devam ediyor:

Taahhüdü imzaladıktan sonra, ameliyat için ‘Aisha Hastanesi’ adlı bir hastaneye randevu verildi. Böbreğin ameliyattan üç gün sonra ailesine teslim edilmesi planlandı. Eşim ve erkek kardeşimin IŞİD ile kendisinin serbest bırakılması karşılığında tüm mal varlıklarını teslim etmeyi içeren bir anlaşma imzalandı ve 2017'de Irak şehirlerinin IŞİD'den kurtarılmasından sekiz ay önce serbest bırakıldım.”

‘Destek bekliyoruz’

Serbest bırakılmasının ardından birçok zorlukla karşılaştığını anlatan Haifa Halef, bugüne kadar normal bir hayat yaşayamadı. Neredeyse her şeyini kaybetti. Haifa Halef, "Eşim, çocuklarım ve ailem ciddi psikolojik etkiler yaşıyor. Kaçırılmam sırasında iki erkek kardeşimi kaybettim ve bugüne kadar bulunamadılar" diye ekliyor.

Hayfa Halef, acısına rağmen, kurtulanların umuda sarılarak hayatını devam ettirdiklerini belirtiyor ve "Tazminat ve destek bekliyoruz, ancak hiçbir tazminatın taşıdığımız psikolojik yaraları iyileştirmeyeceğini biliyoruz. Yine de bu zor koşulların üstesinden gelmeyi umuyoruz. Sevdiklerimizi, yakınlarımızı ve bölgemizden insanları kaybettik" şeklinde konuşuyor.

‘Asla tekrarlanmasın’

Korkudan ya da ailelerinin engellemesi nedeniyle konuşamayan birçok tutuklu tanık olduğuna işaret eden Haifa Halef, şöyle devam ediyor:

"Biz El-Kaim ve El-Rummane'de konuşabilen küçük bir azınlığız. Bizler kaçırılıp hapsedildik. Êzidî kardeşlerimiz çok daha zor deneyimler yaşadı. Onlar tecavüz ve istismara maruz kalırken, biz uğramadık."

Êzidîlerin hikayelerini duyduğunda hissettiği acıyı dile getiren Haifa Halef, ülke tarihindeki bu karanlık dönemin bir daha asla tekrarlanmamasını umuyor. Haifa Halef, yaşananları ailelerin IŞİD saldırıları nedeniyle tamamen yok olmasından kaynaklı hayatlarının en tehlikeli dönemlerinden biri olarak tanımlıyor. Haifa Halef’in tanıklığı ve anlattıkları IŞİD'in özellikle kadınlara uyguladığı suçları ortaya koyan onlarca hikâyeden birini temsil ediyor.