RONÎDA HACÎ

Hesekê - Şehîd Zeyneb Sarûxan Akademisi, 25 Ekim’de Kuzey ve Doğu Suriye’de “Şehîd Zenda” adlı yeni bir eğitim devresi açtı. Bir ay sürecek olan eğitim devresine, Eğitim Konseyi üyeleri, sivil toplum kuruluşları, belediye ve komün sözcüleri ile eş başkanlardan oluşan 21 kişi katıldı. Kongra Star tarafından düzenlenen eğitim devresi, toplumda farkındalık yaratmayı ve adalet ile eşitliğe dayalı demokratik bir toplum inşa etmede kadınların ve gençlerin rolünü güçlendirmeyi hedefliyor. Eğitim oturumlarında, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın “Barış ve Demokratik Toplum” manifestosu analiz edilerek, manifestonun toplumsal ve siyasal gerçeklikte nasıl uygulanabileceği üzerinde duruldu. Eğitim programına katılan kadınlar, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın manifestoda vurguladığı önemli noktaları ajansımıza anlattı.

Qamişlo Toplum Çarşı Komitesi Üyesi Hêzil Mehmûd, eğitim kursuna katılmanın amacının manifestoyu öğrenmek olduğunu vurgulayarak, “Önder Abdullah Öcalan’ın manifestosu, siyasal, toplumsal ve varoluşsal kavramları köklerinden yeniden tanımlayan birkaç temel öncül üzerine kuruludur. İlki, toplumun inkarı ve erkeklik, iktidar ile tekelci ekonomi araçlarıyla kontrol edilmesi üzerine kurulu otoriter sistemler olarak ulus-devlet ve kapitalist modernitenin eleştirisidir. İkinci çizgi, toplumun tarihsel ve ahlaki bir aktör olarak yeniden inşasına ve siyaseti yaşamla birleştiren, toplumu doğal bir anlam ve örgütlenme kaynağı olarak rolüne geri döndüren, komünler ve konseylere dayalı temel bir demokratik sistem inşa etme ihtiyacına odaklanıyor” ifadelerinde bulundu.

Kadın kurtuluşu

Hêzil Mehmûd, manifestonun üçüncü bölümünün ise toplumun bir bütün olarak kurtuluşunun koşulu olarak sunulan kadın kurtuluşunu ele aldığını belirterek, “Önder Öcalan, her türlü köleliğin kadınların köleleştirilmesiyle başladığına inanır, bu nedenle bilinci değiştirerek köleliği önleyebilir ve kadınların önderlik ettiği bilgili ve politik bir toplum inşa edebiliriz” dedi.

Newroz Kampı Yöneticisi Nûra Ebdo ise, Abdullah Öcalan'ın insan ve doğa arasındaki ilişkinin yeniden inşası çağrısında bulunduğunu, çünkü insan ve evren arasındaki çatışmanın modernitesinin derinleştiğini ve yıkıcı çevresel ve ahlaki krizlere yol açtığını vurguladı. Nûra Ebdo, sözlerinin devamında, “Önder Apo, manifestoda kadınları kurban olarak tasvir etmiyor. Tarihin ilk devriminin kadın devrimi olduğuna inanıyor. Kadınlar, devletlerin ve ataerkil sistemlerin ortaya çıkmasından önce doğal toplumun merkezindeydi ve toplumdaki merkezi konumları bozularak insanlığın dengesi bozuldu” diye kaydetti.

‘Önder Abdullah Öcalan’ın felsefesini ve fikirlerini sahada uygulamalı’

Nûra Ebdo, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın fikirlerinin yaygınlaştırılması ve manifestosunun dünyaya duyurulmasının önemine dikkat çekerek, “Önder Abdullah Öcalan’ın felsefesini ve fikirlerini sahada uygulamalı, kavramlarını ve düşüncelerini yaymalıyız. Ancak böylece adalet, eşitlik ve demokrasiye dayalı bir toplum inşa edilebilir ve bu toplum kadınların öncülüğünde mümkün olacaktır. Toplumun özgür ve demokratik bir gelecek kurabilmesi için Barış ve Demokratik Toplum manifestosunu okuyup anlaması gerekir” dedi.