Gazze'de insani yardım alanlar bombaların hedefi oluyor
İsrail , Gazze Şeridi'ndeki sivillere karşı açlığı bir silah olarak kullanıyor. Özellikle arka planda İsrail’in kurduğu yardım kuruluşlarından yardım alan Filistinliler bombaların hedefi oluyor.

RAFIF ESLEEM
Gazze – İsrail, Gazze Şeridi’nde bulunan kendi güdümündeki yardım merkezlerini siviller için adeta “ölüm tuzaklarına” dönüştürdü. Temel ihtiyaçlarına ulaşamayan Filistinliler açlık ve yoksullukla baş başa bırakılırken, çocuklar bir bir yetersiz beslenme nedeniyle yaşamını yitiriyor.
Araştırmacı İlham Şamali, bölgede yaşananları ve ortaya çıkan tabloyu ajansımıza değerlendirdi.
İlham Şamali, her şeyden önce Gazze Şeridi’nde kadınların yaşadıklarına odaklanılması gerektiğini düşünüyor. Kadınların yerinden edilme ve saldırılarla tek başlarına mücadele etmek zorunda bırakıldıklarını ifade eden İlham Şamali, yardım alanlarının da siyasallaştırıldığını belirtiyor.
İlham Şamali, neredeyse her gün yardım alanlarının vurulduğuna dair haberler aldıklarını söyleyerek, bu durumun insanların “açlığa mahkûm edilmesi” anlamını taşıdığını kaydediyor. İlham Şamali, “Bu durum özellikle kadınlara ve çocuklara karşı savaşlarda kullanılabilecek en acımasız silahlardan biri” diyor.
‘Yardımların sona ermesi isteniyor’
Gazze İnsani Yardım Vakfı'nın daha fazla dağıtım merkezi açmasının, Filistinlilere karşı işlenen suçlar siciline eklenmesi anlamı taşıdığını vurgulayan İlham Şamali, “Özellikle bu adımlar, kuşatma altındaki şehrin sakinleri için insani yardıma adil ve güvenli erişim hakkını garanti altına alan UNRWA, OCHA ve insani yardım alanında çalışan diğer birçok BM kuruluşunun çalışmalarını sona erdirmeyi amaçlıyor” şeklinde konuşuyor.
İlham Şamali, konuşmasına şu sözlerle devam ediyor:
"Gazze Şeridi'nin askeri olarak ele geçirilmesinden sonra, Hamas yönetiminden bağımsız, boşluğu dolduran kurumlar yaratarak şehri kontrol altına almaya yönelik adımlar atılıyor. Bu kurumu yaratmanın diğer amacı kaos yaratmak ve can kaybı sayısını artırmak. 27 Mayıs'tan bu yana, dokuz kayıp kişi de dahil olmak üzere 300'den fazla kişi yardım alırken öldürüldü ve geri dönmedi. Bu açık bir savaş suçudur.”
‘Amaç insanları kontrol altına almak’
İsrail’in bu yolla Gazze’yi kontrol altına almak istediğini vurgulayan İlham Şamali, “Gazze Şeridi'ni bölerek nüfus yoğunluğunu kontrol altına alıp, insanları bu merkezlerin yakınında ikamet etmeye zorladılar. Gideon Harekatı'nın askeri planına göre, Gazze İnsani Yardım Vakfı için dört merkez olması gerekiyordu, ancak bunlardan sadece ikisi vardı: Biri Refah'ta, vatandaşların belirgin olmayan bir şehirde belirli bir rotayı izlemeye zorlandığı ve bu rotadan sapan herkesin vurulduğu yer. Diğeri Natzarim'de ve ikisi de Gazze Şeridi'nin güneyinde. Başka bir deyişle, Gazze Şeridi'nin kuzeyinde herhangi bir merkez belirlemedi” şeklinde konuşuyor.
‘Gazze’de kaos hâkim’
İlham Şamali’ye göre İsrail’in planlarıyla nüfusu Refah'ın tamamına değil ama belirli bir bölgesine hapsetmeyi amaçlıyor. Bu süreç demografik bir değişim anlamına da geliyor.
Kimi yardım merkezlerinin de haydutlar tarafından talan edildiğini dile getiren İlham Şamali, insanların, sonucu ne olursa olsun zarar görecekleri iki seçenek arasında bırakıldığını kaydediyor. Özellikle kadınların bu yardımlara ulaşmak için büyük çaba verdiklerini anlatan İlham Şamali, kadınların birçok ihlale maruz kaldıklarını söylüyor.
Gazze’de açık bir kaosun hâkim olduğunu vurgulayan İlham Şamali, çalışma yapan kurumların özellikle kadınların yaşamlarını kolaylaştıracak adımlar atmasını istiyor.