Faslı kadınlar vazgeçmiyor: Eşitlik mücadelesi sürüyor
Fas'ta kadınlar, yasalarla güvence altına alınan gerçek bir eşitlik için mücadelelerini yükseltmeye devam ediyor. Kadınlar, "Gerçekliğe dayanan, ayrımcılıkla mücadele eden adil yasalar istiyoruz. Eşitlik bir ayrıcalık değil, bir haktır” diyor.

HANAN HARET
Fas- Fas birçok ülkeye göre kadın hakları konusunda kaydedilen önemli ilerlemelere rağmen cinsiyet eşitliği konusunda hala çok geride. Kadınlar, özellikle ülkede yasal düzenlemelerin yetersizliğine dikkat çekerken, haklarını dile getirme ve direniş hattı geliştirmede ilerlemeler kaydetti.
Ülkede bağımsızlığın elde edilmesinden bu yana haklar ve eşitlik için mücadele etme konusunda kadınlar kararlılıklarını gösterdi. Bu kararlılık ilk başlarda siyaset ve sendikal hareketlerde sınırlı kaldı. Faslı kadınlar zor koşullar altında siyasete girmeye ve temel haklarını talep etmeye çalıştılar. Zamanla, özellikle 1980'ler ve 1990'larda Fas, güçlü ve bağımsız bir sivil kadın hareketinin ortaya çıkışına tanıklık etti. Bu hareket, özellikle kadınların evlilik, boşanma ve çocuk velayeti haklarını sınırlayan Aile Yasası gibi ayrımcılığı sürdüren yasalara karşı belirginleşmeye başladı.
Kadınlar için dönüm noktası
Kadın mücadelesi, kadın derneklerinin kurulması, kampanya ve gösterilerin düzenlenmesi ile siyasi müzakerelere katılım yoluyla karakterize oldu. Bu çalışmalar ayrıca uluslararası kurumlarda savunuculuk faaliyetlerini de içeriyordu. 2004 yılı, Aile Yasası'nın reformuyla kadınlar için önemli bir dönüm noktası oldu. Kadın hareketi ve sivil toplum örgütlerinin baskıları sonucunda reform, kadınlar için bazı yeni haklar getirse de tam bir eşitlik sağlanamadı. Kadınların geleneksel rollerini koruyan muhafazakâr hareketler ile toplumsal yapıların güçlü direnişiyle eşitliğin önüne geçildi. Kadınlar ayrımcılık, adalete erişimden istihdam hakkına, siyasi temsil ve karar almaya kadar birçok alanda mücadelelerine devam ediyor. Ülkede son günlerde Aile Yasası’nda yapılması istenen değişiklikler konuşuluyor.
Geçmişin hayalinden bugünün hayal kırıklığına
Kazablanka’nın Sidi Bernoussi mahallesinde yaşayan ellili yaşlarındaki Fatima C., 1990’lı yıllarda miras, boşanma ve velayet konularında eşitlik talebiyle düzenlenen kadın yürüyüşlerine katılmıştı. Fatima, bugün geçmişe hem özlemle hem hüzünle bakarak, “Farklı bir hayat hayal ediyorduk... Ama istediğimiz hâlâ uzak” diyor ve şunları ekledi: “Kızlarımızın aynı mücadeleyi vermeyeceğini düşünüyorduk, ama şimdi onlar da ayrımcılığın başka bir versiyonuyla karşı karşıya.”
Fatima’nın hikâyesi kişisel olsa da Faslı kadınların bugün yaşadığı genel duyguyu yansıtıyor.
Resim Kırılmaya Başladı
Sivil toplum aktivisti Hind Mimiz, kadınlar hakkında geleneksel kalıpların artık sarsıldığını belirterek, “Sabır ve azimle, kadını yalnızca evle sınırlayan ve kamusal alanı erkeklere bırakan anlayışta derin çatlaklar oluşturduk.”
Kadınların ekonomik güçlenmesi, siyasi katılımı ve akademik başarılarında önemli adımlar atıldığını söyleyen Hind Mimiz, buna rağmen yolun hâlâ uzun olduğunu ifade etti. Hind Mimiz, “Bazı zihinsel ve kültürel yapılar hâlâ engel teşkil ediyor. Özellikle miras konusunda, mesele dini olmaktan çok toplumsal yorumlara bağlı” dedi.
‘Eşitlik bir ayrıcalık değil, bir haktır’
İnsan hakları ve siyasi aktivist Kalthoum Mostaqim ise cinsiyet eşitliğinin sadece feminist bir talep değil, kapsamlı bir toplumsal sorun olduğunu vurguladı. Kalthoum Mostaqim, "Eşitlik insani bir hedeftir ve ne kadar güçlenirse, toplum bir bütün olarak o kadar ilerler. Gerçek sosyal adaletin olmadığı bir yerde herhangi bir ilerleme bekleyemeyiz" şeklinde konuştu. Eşitlik olmadan, ulusa hizmet edebilecek bir topluma sahip olunamayacağını belirten Kalthoum Mostaqim, Fas’ta kadınların konumlarının güçlendirilmesinde umut verici adımların atıldığına da işaret etti. Öte yandan kadınların da çeşitli gerekçelerle haklarından habersiz olduklarını anlatan Kalthoum Mostaqim, koşulların iyileşmesi için kapsamlı bir vizyona ihtiyaç duyulduğunu kaydetti.
Kalthoum Mustaqim, "Gerçekliğe dayanan, ayrımcılıkla mücadele eden adil yasalar istiyoruz. Eşitlik bir ayrıcalık değil, bir haktır. Eşitlik demokratik bir Fas inşa etmenin temel kapısıdır" dedi.
‘Devletin gerçek sınavı’
Hak savunucusu ve sendikacı Asmaa Al-Amrani, Aile yasası ile ilgili mevcut durumu "devletin değişim iradesinin gerçek bir sınavı" şeklinde yorumluyor. Asmaa Al-Amrani, “Kadın hareketinde kadın sorunlarıyla etkileşimde gerçek bir düşüş olduğunu düşünüyorum” derken kadınların Aile yasasında yapılması istenen değişiklikte etkin rol almaları gerektiğini belirtti. Kadınların yaşadığı eşitsizliğin herkes tarafından kabul edilmesi gerektiğini ifade eden Asmaa Al-Amrani, bu kabul ediş durumunun bir başlangıç sayılabileceğini vurguladı.
‘Siyasi irade olmadan eşitlik olmaz’
Eşitlik meselesinin yasaların yürürlüğe konulmasının ötesinde olduğunu söyleyen Asmaa Al-Amrani, kadınların tartışmalarının ve mücadelelerinin bu konuda önemli bir meydan okuma anlamına geldiğini belirtti. Asmaa Al-Amrani, Faslı kadınların ayrıcalık değil adalet arayışında olduğuna işaret ederek eşitliğin adil ve dengeli bir Fas inşa etmenin temel taşı olduğuna dikkat çekti. Asmaa Al-Amrani, bunun için siyasi bir iradenin ortaya konulmasını da isted