Faslı kadınlar Neda Derneği ile hayatlarında güçlü bir değişim yaratıyor

Fas’ta toplumsal baskılar ve ekonomik koşullarla mücadele eden kadınlar, kendi örgütlenmelerini sağlayarak çalışma yaşamında var olmanın önemli adımlarını atıyorlar. Neda Derneği’ndeki kadınlar, güçlenme hikâyelerini büyük bir gururla anlatıyor.

HANAN HARITE

Fas- Fas, özellikle son yıllarda hızlı ekonomik değişimler yaşayan bir ülke olarak değerlendiriliyor. Ülkede, tarım ve turizm alanlarında büyüme kaydedilse de kadınların bu tablodaki varlıkları eşitsizliklerle dolu olduğunu gösteriyor. Ülkede kadınların çalışma yaşamına katılımı oldukça düşükken, tarım alanında tam zamanlı çalıştırılan kadınlar ise ekonomik bağımsızlıklarını kazanmaktan çok uzak ve en yoğun toplumsal baskıyı hissediyor. Ülkenin dikkat çeken ve ekonomik olarak daha güçlü semtlerinde de kadınların hayatları daha da karmaşık.

Fas’ta kadınların çalışma yaşamında eşit bir şekilde yer almaları için farklı çalışmalar yapılıyor ve mücadele alanları geliştiriliyor. Neda Kadınları Rehabilitasyon ve Kabul Derneği de dahil olmak üzere ülkede bu tabloyu değiştirmeye çalışan birçok girişim var.

Kazablanka'nın Bernoussi bölgesinde yaşayan Neda Kadınları Rehabilitasyon ve Kabul Derneği Başkanı Samira Belbayid, ülkede kadınlar adına değişim yaratmaya çalışan kadınlardan biri. Dernek başkanı ve kadınlar çalışmalarını ajansımıza anlattı.

Yaşamını sıfırdan kurmayı başardı

Samira Belbayid, derneği kurma fikrinin tesadüfen ortaya çıkmadığını, zor koşulların ve kendi kişisel deneyiminin buna zorladığını anlattı. 14 yaşından bu yana oldukça sert koşullarda çalıştığını belirten Samira Belbayid, şiddet ve yoksulluk içinde hayata tutunmaya çalıştığını ifade etti. Kendisini ve koşullarını değiştirmek için durmaksızın çalışan Samira Belbayid, başarısızlıkla sonuçlanan birçok deneyimin ardından yaşamını sıfırdan inşa etmeyi başardı. Gündüzleri dikiş diken, geceleri ise “teknik moda tasarımı” diploması almak için çabalayan Samira Belbayid, bu emeklerin sonunda küçük bir atölyeden çıkarak kadınlara iş olanağı sağlayan bir üretim merkezi kurdu. Onun bu deneyimi sadece kendi hikâyesinde koşullarını düzeltmek için değil, aynı zamanda onlarca kadına dokunmak anlamına da geliyordu. Bu projenin gelişmesinin ardından da kadınları bu alanda desteklemek için derneği kurdu. 

Yoksulluk ve şiddete karşı çalışıyor

“Bende bu kadınlardan biriyim” diyerek sözlerine devam eden Samira Belbayid, “Bernoussi mahallesinin rahminden geldim, aynı zorlukları yaşadım ama çalışma ve azim sayesinde yolumu buldum. Bugün benim görevim, hiçbir kadının yoksulluk veya şiddete hapsolmaması için başkalarının bağımsızlığına kavuşmasına yardımcı olmaktır" dedi. Nada Derneği'nin genel merkezi, Bernoussi mahallesine 17 kilometre uzaklıktaki Ain Harouda'da bulunuyor. Samira Belbayid, bu yerin seçiminin, çoğu yoksulluk ve ekonomik fırsat eksikliğinden muzdarip olan iki bölgedeki kadınların koşulları arasındaki büyük benzerlik nedeniyle yapıldığını açıkladı.

Kadınlara psikolojik danışmanlık veriliyor

Derneğin kadınların kendi projelerini oluşturmalarına yardımcı olmak amacıyla dikiş, yemek pişirme, şekerleme gibi çeşitli alanlarda eğitim ve mesleki yeterlilik programları sağlamak için çalıştığını vurgulayan Samira Belbayid, şunları söyledi:

"Sadece acil yardım sağlamakla kalmıyoruz, aynı zamanda ekonomik açıdan bağımsız bir kadın, ailevi ve sosyal sorunlar karşısında daha güçlü olabilsinler diye kadınları ekonomik olarak güçlendirmeye çalışıyoruz. Bu mahallelerdeki kadınlar özellikle savunmasız durumlarda yaşayan kadınlar karmaşık zorluklarla karşı karşıya. Bazıları aile içi şiddete maruz kalıyor. Haklarını nasıl savunacaklarını bilmeden sosyal ve ekonomik krizlerle karşı karşıya kalıyor. Birçok kadın derneğe kayıp içinde geliyor. Hayatları hakkında önemli kararlar alamıyor. Bazıları barınak veya gelir kaynağı olmadan boşanmayla karşı karşıya kalıyor. Bu yüzden onları hukuk uzmanlarına yönlendiriyoruz ve kendilerine olan güvenlerini artıran psikolojik danışmanlık sağlıyoruz."

‘Kadınların güçlenmesiyle toplum değişir’

Çalışmalarının sadece kadınların güçlenmesi anlamını taşımadığını, aynı zamanda toplumun da değişimi anlamına geldiğini vurgulayan Samira Belbayid, “Bu çalışmanın toplumun istikrarına bir yatırım olduğuna inanıyoruz. Bir kadın hem kendisine hem de çocuklarına bakabilir hale geldiğinde bu tüm aileye olumlu yansır" diye belirtti. Samira Belbayid, derneklerinin kimi finansal zorluklarla karşı karşıya kalsa da kadınların bu mücadele alanından vazgeçmediğini söyledi.

Yeni bir gelecek dikiyormuşçasına çalışıyor

Dernek üyesi ve dikiş atölyesi çalışanlarından 26 yaşındaki iki çocuk annesi Lubna Al-Qashou ise, sanki yeni bir gelecek dikiyormuşçasına çalışıyor. Lubna Al-Qashou, "Çocukluğumdan beri dikişe meraklıydım ve becerilerimi geliştirmek için bir fırsat arıyordum. Nada Derneği'ni keşfettiğimde, bir mesleki eğitim kursuna kaydolmaya karar verdim ama daha da önemlisi, kendime olan güvenimi geliştirmeme yardımcı olan dernekte psikolojik destek buldum” dedi. Derneğe katılmadan önce evin duvarları arasında kaldığını, ancak şimdi bağımsızlığını kazandığını hissettiğini anlatan Lubna Al-Qashou, “Kendi projemi kurmayı düşünüyorum ve bu daha önce hayal bile edemeyeceğim bir şeydi” şeklinde konuştu.

‘Kadınlar geleceklerine daha fazla güveniyor’

Şef İman isimli kadın da kendi yaşamını kurmak için çabalayan kadınlardan biri. Şef İman, dernek aracılığıyla yemek pişirme eğitimleri alıyor. Şef İman, “Dernek olarak kadınlara enfes lezzetleri ve hassas teknikleri birleştiren pastilla gibi geleneksel Fas yemeklerini nasıl hazırlayacaklarını öğretiyoruz. Ayrıca, kadınlar özgünlük ve yaratıcılığı birleştiren yemekler olan Kaab El-Ghazal ve Briwat gibi ünlü Fas tatlılarının nasıl hazırlanacağını öğreniyorlar. Programdan yararlanan 20'den fazla kadın var. Kadınlar yenilikçi yemekler ve tatlıları özenle hazırlamaya başladıklarında mükemmellik konusunda yetenekli oldukları görülüyor. Kadınlar bugün yeteneklerine ve inşa edebilecekleri geleceğe daha fazla güveniyorlar" ifadelerinde bulundu.

‘Değişimin parçası olmak için buradayız’

Değişimin sadece para kazanmakla sınırlı olmadığını, aynı zamanda kadınların kendilerine bakış açısını da değiştirdiğini anlatan Şef İman, "Bugün kadınlar sadece zorluklarla sınırlı değil, gelecek nesillere ilham verecek modeller haline geliyorlar. Herkese değişimin en zor koşullarda bile mümkün olduğunu öğrettiler ve biz de bu değişimin bir parçası olmak için buradayız" dedi. Dernekte kadınların özgüvenlerini arttırmak için çalıştıklarını belirten Şef İman, kadınların başarılı hissetmelerini görmenin mutluluk verici olduğunu kaydetti.

‘Dernek bana yolumu değiştirme fırsatı verdi’

Yemek pişirme atölyesindeki bir diğer isim de Sanaa Talib. Derneğe katılmadan önce korkularının olduğunu anlatan Sanaa Talib, “İlk başta yeni şeyler öğrenmekten korkuyordum ama Şef İman'ın desteğiyle bunu yendim. Kendime daha çok güveniyorum ve daha da güçlendiğimi hissediyorum. Benden uzak görünen şeyler artık hayatımın bir parçası haline geldi. Hayata bakış açım değişti. Artık yemek pişirme alanında kendi projemi yaratmayı arzuluyorum ve bu daha önce aklıma gelmeyecek bir şeydi. Dernek bana yolumu değiştirme fırsatı verdi ve bugün üzerinde çalışmam gereken bir hayalim var” dedi.