Devrime tanıklık eden kadınlar: Direnerek bugünlere geldik
Rojava Devrimi 14’üncü yılına girdi. Devrime tanıklık eden ve o günden bugüne direnen kadınlar, “Baskı ve şiddet gördük, ancak Rojava Devrimi ile kazanım elde ettik. Bu kazanımları koruyacağız” dedi.

BERÇEM CÛDÎ
Kobanê- Suriye’de ayaklanmaların başladığı 15 Mart 2011’in ardından Kobanê, Efrîn ve Cizîr bölgelerindeki halklar, devrime giden yolda bir kıvılcım yaktı. Bu devrim, yalnızca Baas rejimini devirmeyi amaçlamıyordu, devrim yeni bir toplumsal yaşamın da başlangıcıydı.
Rojava Devrimi’ne tanıklık eden kadınlar, deneyimlerini anlattı.
‘Yalınayak koşmamız gerekiyordu’
Necmê Kenco, özgürlük için verilen mücadeleye işaret ederek, “19 Temmuz Devrimi dendiğinde hem iyi hem de zor günleri hatırlıyoruz. Baas rejimi askerleri Kobanê sokaklarında bizi takip ettiğinde, yakalanmamak için koşuyorduk, bazen ayakkabılarımız ayağımızdan çıkıyor ve geride kalıyordu. Yalın ayak koşmamız gerekiyordu” dedi.
Baskılara karşı eylem yaptıklarını ancak askerlerin şiddeti ile karşılaştıklarını söyleyen Necmê Kenco, “Sopalarla bacaklarımıza vuruyorlardı, ancak bu uygulamalar bizi daha da azimli ve kararlı hale getirdi" diye belirtti.
‘Ağır bedeller ödedik’
Yakılan bir kıvılcım sonucunda devrime doğru ilerlediklerini ifade eden Necmê Kenco, “Bir kıvılcımla başladık, kadınlar kıvılcımı yaktı ve onu ateşe dönüştürdü. Sonra da devrimi başardı. Elbette başlangıçta bir kıvılcımla bugünlere ulaşılacağına inanılmıyordu, bedeli çok ağır oldu ama başardık. Tüm Kobanê halkı devrimin nasıl başladığına tanık oldu ve devrimimiz artık tüm özgürlükçü halklar için bir ilham ve isyan kaynağı haline geldi” şeklinde konuştu.
‘İlk günlerin vaadini taşıyoruz, mücadelemize aynı coşkuyla devam edeceğiz’
Necmê Kenco, kadınların öncülüğünde gerçekleşen devrimin kazanımlarına dikkat çekerek şöyle dedi: “Bu devrimi ve kazanımlarını korumayı sorumluluğumuz olarak görüyoruz. Özgürlük yürüyüşümüzden vazgeçmemiz artık mümkün değildi. Bu nedenle, devrimin 13. yıldönümünde, ilk günlerin vaadini taşıyoruz ve mücadelemize aynı coşkuyla devam edeceğiz."
Leyla Ehmed, devrime tanıklık eden bir başka kadın. “Devrimin ilk anlarındaki coşku ve inanç hâlâ hafızalarımızda taze” diyen Leyla Ehmed, aynı zamanda korku içinde olduklarını ancak inanç ile bu korkuyu dahi anlamlı kıldıklarını söyledi.
‘Kadınların öfkesi duvarları yıktı’
Leyla Ehmed, devrimin kadınlar üzerindeki etkisine dikkat çekerek şunları söyledi: "Kadınlar olarak baskı altındaydık. Bir kadın için en iyi gelecek evlilik ve çocuk yapmaktı, bu yüzden kadınlar feodal ve geri kalmış bir ailenin sınırları içinde katledildi. Bu nedenle kadınların öfkesi ve kızgınlığı daha da büyüdü ve daha anlamlı hale geldi ve kadınların 19 Temmuz'daki çığlığı, toplumsal ve devlet köleliğinin tüm duvarlarını ve sınırlarını yıktı."
Leyla Ehmed, kadınların Baas rejiminin sistemini ve toplum bilincini değiştirdiğini belirterek sözlerini şöyle tamamladı: " Baas rejimi, üzerimizde büyük bir baskı kurdu ve birçok engele maruz kaldık. Kadınlar bu devrimi büyük bir fırsat olarak gördüler ve direnerek onlarca kazanım elde ettiler. Kadınların sokağa çıkmasına ve faaliyetlere katılmasına izin vermeyen toplum, şimdi Kobanê sokaklarında 'kadın, yaşam, özgürlük' sloganları atıyor ve bu da mücadelemizin küçük bir sonucudur."