Cezayirli kadın sanatçılar geçmişin mirasını eserlerinde yaşatıyor

Cezayirli sanatçılar Siham Kabbas ve Sirine Ajimi'nin eserleri Cezayir ve Amazigh halklarının mirasını somutlaştırıyor. Sanatçılar sanatın sadece bir ifade aracı olmadığını aynı zamanda kültürel kimliği korumanın da bir aracı olduğunu belirtiyor.

RABAA KHURAIS

Cezayir- Cezayir'deki kadınlar, geçmişin mirasını korumada önemli bir rol oynuyor. Kadınlar, kimlik ve hafızayı korumayı "mirasın korunması" olarak tanımlıyor.

Görsel sanat, semboller ve renkler aracılığıyla tarihin canlanması ve korunmasında kadınların kullandığı araçlardan biri. Siham Kabbas, Cezayir'in en büyük şehirlerinden biri olan Batna'da, Amazigh kültürü üzerinde çalışıyor. Tuvallerinde kendi kimliğinin de bir yansıması olarak Amazigh kadınları resmeden Siham Kabbas, resimlerinde her birinin farklı anlamı olan dövmeli kadınların hikayelerini paylaşıyor.

Berberi kadınları resmediyor

Siham Kabbas, teknoloji ve dijitalleşme çağında ulusal kimliğini korumak için resimlerinde Amazigh kadınlarını kullandığını dile getiriyor. Siham Kabbas, "Kariyerim boyunca, resimlerimde kültürel mirası somutlaştırdım. Amazigh kadınını antik tarihi boyunca kıyafetleri, kendisini süslediği geleneksel mücevherleri ve günlük hayatında kullandığı çömlek gibi araçlarla ifade ettim” diyor.

‘Değer vermeye çalışıyoruz’

Kadınların bedenlerindeki dövmeleri gösteren Siham Kabbas, her dövmenin kadınların kültürleri ve Amazigh halkında önemli bir yeri olduğunu kaydediyor. Siham Kabbas, "Görsel sanatçılar olarak, sanat eserlerimizle bu mirası canlandırmaya, ona gelenek ve modernliği birleştiren bir değer vermeye çalışıyoruz. Bunu her yere yaymayı hedefliyoruz" şeklinde konuşuyor. Resimlerini farklı kılan şeyin kültürel ve kimlik belgesi olarak kabul edilen Amazigh dövmelerine olan sadakati olduğunu ifade eden Siham Kabbas, kullandığı renklerin de birer sembol olduğuna dikkat çekiyor.

Özellikle kadınların, gelecek nesillerin kültürel miras anlayışını geliştirmek için çabaladığını anlatan Siham Kabbas, "Görsel sanatlar alanında faaliyet gösteren kadın sanatçılar, atölyeler ve kültürel faaliyetler düzenlemeli. Bölgenin özelliklerini, kültürünü ve geleneklerini yeni neslin öğrenmesine katkıda bulunmalı” diye konuşuyor.

‘Kadınlar mirası somutlaştırıyor’

Sirine Ajimi de geleneksel Cezayir kültürünü yaşatmaya çalışan kadınlardan biri. Sirine Ajimi, minyatür sanatıyla ilgileniyor. Setif Güzel Sanatlar Okulu mezunu olan Sirine Ajimi, kültürel mirasın geçmişi bugüne bağlayan dokuyu oluşturduğuna ve sanatsal kimliğin temelini oluşturduğunu anlatıyor. Sirine Ajimi, Cezayir toplumunun ruhunu yansıtan semboller kullandığını ifade ederek duyguları somutlaştırdığını belirtiyor.

Sirine Ajimi, “Cezayirli kadınlar, özellikle hızlanan küreselleşme ve artan küresel kültürel etkiler karşısında, geçmişi ve bugünü birbirine bağlayan bir doku olan kültürel mirası korumada ikili bir rol oynuyor" diyor.

‘Sanat bir araç’

“Benim için sanat sadece bir ifade aracı değil, aynı zamanda kültürel kimliği korumak ve canlandırmak için bir araçtır" diyen Sirine Ajimi, bu alanda bir köprü oluşturduğunu düşünüyor. Sirine Ajimi, “Geleneksel sembolleri modern yollarla canlandırmak için çeşitli yöntemler kullanıyorum. Ayrıca gelenekleri ölümsüzleştiren ve bunları gelecek nesillerin faydalanabileceği görsel hikayelere dönüştüren resimler aracılığıyla görsel belgeleme tekniklerine de güveniyorum. Ayrıca, zamanla teknolojik dönüşümlere de başvuruyorum” diye konuşuyor.

Sirine Ajimi, son olarak gençler için atölyeler ve sergiler düzenlemeyi hedeflediğini belirtiyor.