Beth Nahrin Kadın Koruma Güçleri Sözcüsü: Ordudaki varlığımız stratejik bir zorunluluktur

Beth Nahrin Kadın Koruma Güçleri Sözcüsü Nour Siryan, ordudaki varlıklarının artık bir seçenek değil, toplumu savunmada ve demokratik bir gelecek inşa etmede stratejik bir zorunluluk olduğunu vurguladı.

ASMA MUHAMMED

Qamişlo - Kadın güçleri, Kuzey ve Doğu Suriye’de yürütülen askeri operasyonlarda, bölgelerin savunulmasında ve toplumun korunmasında kritik bir rol oynuyor.

Suriye Demokratik Güçleri’nin bir parçası olan Beth Nahrin Kadın Koruma Güçleri, örgütlü kadın gücünün bir modeli olarak öne çıkıyor. 2013 yılında, IŞİD’in Xabûr Nehri boyunca Hristiyan köylerine yönelik saldırılarına yanıt olarak 2015 yılında kurulan bu güç, kısa sürede kadın direnişinin sembolü haline geldi.

Beth Nahrin güçleri, sadece toprakları ve toplumu korumakla kalmıyor, halkın tarihi ve dini kimliğini savunuyor ve tüm topluluklar için güvenlik ve istikrarın sağlanmasına katkıda bulunuyor.

2013 yılında Xabûr köylerinde yaşanan trajik olaylar, sadece münferit vakalar değildi. Aksine, kadınları, toplumu ve toprakları her türlü tehdide karşı koruyabilecek örgütlü bir kadın gücüne duyulan acil ihtiyacın açık bir göstergesiydi. Bu nedenle, direnişin sembolü olacak ve kadınların haklarını ve onurunu savunmanın yanı sıra halkın tarihi ve dini kimliğini korumaya adanmış özel bir askeri güç oluşturma fikri ortaya çıktı.

Beth Nahrin Kadın Koruma Güçleri Sözcüsü Nour Siryan, ordudaki kadın varlığının artık bir seçenek değil, toplumsal dengeyi sağlamak ve güvenlik ile siyasi istikrarı garanti altına almak için stratejik bir zorunluluk olduğunu belirtti.

Beth Nahrin Kadın Koruma Güçleri’nin kuruluşunun geçici bir önlem olmadığını söyleyen Nour Siryan, IŞİD’in kadınları hedef alan saldırılarının ardından kadınların kendilerini, topluluklarını ve topraklarını savunabilmeleri için güçlendirilmesi gerektiğine dair gerçek ve pratik bir anlayışın sonucu olduğunu ifade etti.

‘Sadece askeri güç değil, direnişin ve dayanışmanın sembolü’

Kadın güçlerinin sadece bir askeri oluşum olmadığını, aynı zamanda direnişin ve kadın dayanışmasının bir sembolü olduğunu vurgulayan Nour Siryan, "Bu güçler, kadınların toplumlarının değerlerini ve ilkelerini koruma iradesini yansıtıyor. Askeri kadın gücünün rolü, toprakları, kimliği, tarihi ve dini değerleri savunmayı ve kadınları ile çocukları korumayı içeriyor. Bu görevler, güçleri toplumu savunmada ve haklarını korumada stratejik bir unsur haline getiriyor. Kadın güçleri ikili bir sorumluluk taşıyor; öz savunma ve toplumu koruma, aynı zamanda gelecekteki zorluklarla başa çıkabilecek dengeli bir toplum inşa etmedeki rollerini vurguluyorlar. Güçlerimiz askeri, sosyal veya medya ile ilgili ani tehditlerle başa çıkmanın temel taşıdır. Kadın güçleri, tehditler karşısında hızlı müdahale ve siviller ile toplumun tamamının korunmasında etkili bir unsur haline geliyor” şeklinde konuştu.

Beth Nahrin Kadın Koruma Güçleri’nin askeri, entelektüel, siyasi ve örgütsel alanlarda eğitimler aldıklarını kaydeden Nour Siryan, “Bugün savunma artık sadece fiziksel güçle sınırlı değildir. Kadınlar, psikolojik, sosyal ve dijital şiddet ile nasıl başa çıkacakları konusunda eğitim alırlar” dedi.

Kadınların askeri alandaki disiplinine vurgu yapan Nour Siryan, “Kadınlar, özellikle inandıkları bir ilke veya dava söz konusu olduğunda, kurallara erkeklerden daha hızlı ve tutarlı bir şekilde uyma kapasitesi gösterirler. Kadınlar doğaları gereği disiplinlidir ve savunma veya liderlik sorumluluklarını üstlendiklerinde, yasalara ve disipline olan bağlılıkları doğuştandır. Bu durum aynı zamanda kadınları hem askeri hem de sosyal operasyonlarda aktif ve güvenilir ortaklar haline getirir” diye kaydetti.

‘Toplumun tüm bileşenlerini kapsıyor’

Nour Siryan, Beth Nahrin Kadın Koruma Güçlerini, toplumun tüm bileşenlerini kapsayan, kadınların bireysel özgürlüğünün toplumdaki tüm kadınların kolektif özgürlüğüyle bağlantılı olduğunu dikkate alan kapsayıcı bir güç olarak tanımladı. Nour Siryan, "Bir kadın özgür ve kendini savunabiliyorken, başka bir kadın bu haktan mahrum bırakılıyorsa, özgürlük tam olarak elde edilmemiştir" ifadesini kullandı.

Beth Nahrin Kadın Koruma Güçleri’nin Kuzey ve Doğu Suriye bölgesindeki savunma sisteminin bir parçası olduğunu sözlerine ekleyen Nour Siryan, şöyle konuştu:

“Bu koordinasyon, tüm topluluklar arasında anlayışı güçlendirir ve her toplumun kültürüne saygı duyan Demokratik Suriye Güçlerini bütünlüklü bir güç haline getirir."

‘Engelleri aşmak için azim ve kararlılıkla çalıştık’

Her alanda olduğu gibi askeri alanda da zorlukların yaşandığını dile getiren Nour Siryan, “Toplumsal dışlanma en belirgin olanıydı. Başlangıçta kadınların orduya katılımı toplum tarafından kabul görmedi ve kaynaklar sınırlıydı. Ancak bu engelleri aşmak için azim ve kararlılıkla çalıştık. Kadınlar, El-Hawl, El-Şaddadi ve Rakka'da IŞİD'e karşı askeri operasyonlarda kendilerini kanıtladılar. Bu deneyimler, kadınların sadece katılımcı olmakla kalmayıp, aynı zamanda toplumda ve askeri alanda güç dengesinde etkili ve belirleyici bir unsur olabileceğini de ortaya koydu. Kadın güçlerinin varlığı toplumun geleceği üzerinde uzun vadeli bir etkiye sahip oldu. Kadınların ordudaki varlığı, savunmada ve geleceğin inşasında gerçek bir ortaklığı yansıtıyor" sözlerine dikkat çekti.

‘Sizin için buradayız’

Nour Siryan, bu varlığın kadınların toplumda aktif ortak rollerini güçlendirdiğini ve gelecekte tüm toplulukların topraklarının, kimliklerinin ve değerlerinin korunmasını sağladığını belirtti. Sözlerinin sonunda Suriye’deki tüm kadınlara mesaj veren Nour Siryan, “Bugünkü görevimiz, toprakları, vatanı, hakları ve toplumu savunmaktır. Her kadının vatanı savunmada, adalet ve eşitliğe dayalı demokratik bir toplum inşa etmede yer alma hakkı vardır. Biz sizin sesiniziz; mesajınızı iletmek ve her kadının özgürlük ve onur içinde yaşamasını, geleceği inşa eden aktif bir gücün parçası olmasını sağlamak için buradayız” dedi.