MEDİNE MAMEDOĞLU

Amed -Rezan (Bağlar) İlçesi Yunus Emre Mahallesi’nde 21 Aralık Cumartesi akşam saatlerinde polisler tarafından yapılan Genel bilgi toplama (GBT) kontrolü sonrası çıkan olayda aralarında kadın ve çocuğun olduğu onlarca kişi polis şiddetine maruz bırakıldı.

Sivil giyimli 6 polis tarafından evlerinin önünde durdurulan ve üst aramasına maruz bırakılan D.A. ile B.A. kardeşler darp edildikten sonra gözaltına alındı. Olaya tepki gösteren kadın ve çocukların da bu şiddete maruz bırakıldığı yine kadınların olay esnasında tacize maruz bırakıldığı öğrenildi. Konuya dair görüştüğümüz kadınlar şiddetin tamamen keyfi bir şekilde uygulandığını ve şikâyetlerinden geri adım atmayacaklarını ifade etti.

Polisler aileden şikayetçi oldu

Darp edildikten sonra gözaltına alınan üç kardeş hakkında adli kontrol kararı verilirken, polislerin darp ettikleri aileden şikâyetçi olduğu öğrenildi. Gittikleri hastanede yeterli muayene edilmediklerini ve darp raporunun detaylı alınmadığını belirten aile üyeleri konuyu yargıya taşıyarak hem doktor hem de polislerden şikâyetçi oldu.

Kötü muameleye maruz bırakıldıklarını ve çocuklarının günlerdir yaşadıklarından dolayı uyuyamadıklarını belirten aile üyelerinden Azize Ak, kadınların da tacize maruz bırakıldığını anlattı.

‘Göğsümü sıkıp, yüzüme tokat attılar’

Polislerin kimlik göstermeden üst araması yapmak istediğini ifade eden Azize Ak, şiddetin de bu uygulamaya karşı çıktıkları başladığını söyledi. Polis saldırısını engellemek isteyen komşularının da copla şiddete maruz bırakıldığını anlatan Azize Ak, “Sesler duyunca aşağı indim. İndiğimde iki-üç kişinin oğlumu dövdüğünü gördüm. Sonra onu kaldırıp merdivenlere bıraktılar. Diğer üç kişi de diğer oğlumu dövüyordu. Amirleri olan polis de insanlara biber gazı sıkıyordu. Küçük kızlarım da geldi, onlara da biber gazı sıkıldı. O an oğlumu ters kelepçeyle gözaltına almak istediler. İzin vermedim ve oğlumun ellerini tuttum. Ardından orada bir polis sert bir şekilde önce göğüslerimi tuttu sonra bana tokat attı. Sadece beni değil, kızlarımı ve çocukları da darp ettiler. Kızımın eli, oğlumun da parmağı çatladı. Çocukları copla darp ettiler. O gece önlerine gelen herkesi darp ettiler”

‘Sorumlular gereken cezayı almalı’

Sadece polislerin değil, gittikleri Selahattin Eyyubi Devlet Hastanesi’nde doktorların da kötü muamelesine maruz kaldıklarını söyleyen Azize Ak, polislerin doktorları uyarmasının ardından elinde çatlak olan çocuklarına detaylı darp raporu verilmediğini, film dahi çekilmediğini söyledi.

Polisler hakkında şikayetçi olduklarını ve bütün yasal yolara başvuracaklarını ifade eden Azize Ak, “Hepimiz hastaneye gittik ama doktorun bizi muayene etmesi engelledi. Doktorlar o kadar ağrıya, morluğa rağmen kimseyi iyi bir şekilde muayene etmediler. Polisler bizi darp etti, doktorlar da muayene etmedi. Ambulans çağırdık, ambulansın bile gelmesini engellemişler. Allah kimseye hakkımızı bırakmasın. Onlardan şikâyetçiyiz. Bize bunu yapanlar gereken cezayı almalı, biz adalet istiyoruz. Zaten bu ülkede adalet yok, adalet olsaydı bu şekilde olmazdık” dedi.

‘Ölümle tehdit ettiler’

Müdahale esnasında hem eşi hem kendisi hem de kızının darp edildiğini söyleyen Leyla Ak ise o gece yaşananları şu sözlerle özetledi: “O gün polisler arabayı ve gençlerin üstlerini aradılar. Ondan sonra şiddete başvurdular. Sivil, 6 kişiydiler ve araçları yoktu. 6 kişi iki kişiye saldırdı. Bir kişiyi duvara vuruyorlardı, diğerinin de başına tekme atıyorlardı. Biz müdahale etmeye, ayırmaya çalıştık ama hiçbir şekilde durmadılar. Bana ve kızıma da şiddet uyguladılar. Taciz edip, insanları tehdit ettiler. Bize ‘böyle yaparsanız sizi öldürürüz eşinizi tutuklarız’ diye tehdit ettiler. Böyle bir adalet olmaz.”

Şiddete maruz kalan aile bireyleri savcılığa suç duyurusunda bulunduktan sonra Diyarbakır Barosu İşkence Komisyonu’na başvuruda bulundu.