İranlı 2 kadın aktivist cezaevinde yaşadıkları işkenceyi anlattılar

İran’da iki eski siyasi mahkûm Fariba Feridouni ve Rezwane Ahmadkhanbeigi, cezaevi memurları tarafından maruz kaldıkları işkence ve kötü muameleye dikkat çekerek, kameralar önünde çıplak arama dayatması yapıldığını belirttiler.

Haber Merkezi–İran cezaevlerindeki tutuklu kadınlar, fiziksel ve psikolojik işkenceye maruz bırakılıyor. Siyasi kadın tutuklular, son günlerde bulundukları cezaevlerinde yaşadıkları işkenceyi anlatırken, cezaevi memurlarının kameralar önünde kadın tutukluları soyunmaya zorladığını kamuoyu ile paylaştı. Nasiba Shamsai, Shima Babaei, Mozhgan Keshavarz, Shapark Shajarizadeh, Zainab Zaman, Fatemeh Khoshro ve Hila Sediqi cezaevinde maruz kaldıkları işkenceyi anlatan kadınlar arasında yer alıyor.

‘Kolluk güçleri cinsel tacizde bulundu’

Sivil aktivist ve eski bir siyasi mahkûm olan Rezwane Ahmadkhanbeigi de, güvenlik güçleri ve hapishane görevlileri tarafından cinsel tacize uğradığını açıkladı. Sorgu öncesi ve sonrasında çıplak aramaya zorlandığını dile getiren Rezwane Ahmadkhanbeigi, bu sırada şiddete maruz kaldığını da belirtti. Neredeyse bir ay hücre hapsinde kaldığına dikkat çeken Rezwane Ahmadkhanbeigi, şunları aktardı:

“Her açıdan kameralar vardı, tuvaletin önüne bile kamera konulmuştu. Bazı günler soğuk suyla duş almak zorunda kaldım ve askerler bu sahneyi birçok kez gördü. Tuvalet ihtiyacımızı gidermek ise ayrı bir işkenceydi. Tutuklandıktan sonra cezaevi girişinde çıplak arama yapılıyor. ‘Vücudumuzda yara var mı yok mu?’ diye bu dayatmayı yaptıklarını iddia ediyorlar. Beni bir odaya aldılar ve kamera önünde çıplak aramaya zorladılar. Bunu bana iki kez yaptılar. Birincisi hastanede ikincisi ise cezaevinde yaşandı.”

‘Çıplak aramayı reddedersen darp ediliyorsun’

Çıplak arama sırasında iki kadın görevlinin de kendisini izlediğini anlatan Rezwane Ahmadkhanbeigi, “Çıplak aramayı reddedersen ya cezalandırılıyorsun ya da darp ediliyorsun. Arkadaşlarım cezaevinde kendilerine dokunulmasına izin vermedikleri veya çıplak aramaya karşı çıktıkları için şiddete maruz kaldı. Vücutlarında darp izleri ve boğuşmadan kaynaklı kıyafetlerinde yırtıklar oluyordu. Bu duruma defalarca kez şahit oldum. Sonrasında bu kadınlara cezalarda verildi. Sözde vücudumuzda yara bere olup olmadığına bakıyorlar ama kendileri şiddet uyguladığında zaten darp izleri oluşuyor.  Mesele bu değildi amaçları cinsel tacizdi” diye konuştu.

Kameralar, tutuklular ve memurların önüne soyunmaya zorladılar

Sivil aktivist ve eski bir siyasi tutuklu olan Fariba Feridouni ise cezaevinde maruz kaldığı işkence ve kötü muameleyi şöyle anlattı:

 “Cezaevinde cinsel tacize uğradım. Kasım 2018'den sonra Humeyn Kolordu ve Arak Ruhullah Kolordu İstihbarat Departmanı’ndaydım ve Arak Merkez Hapishanesine nakledildim. Güvenlik görevlisinin odasında birkaç kadın memur ve birkaç mahkûm vardı. Bazıları da pencerenin arkasında durmuş içeri bakıyordu. Görevlilerden biri öne çıkıp, ‘saçını çöz’ dedi. Saçlarım düğüm düğüm olmuştu ve saçımın yağlı, kirli olmasına kızdı. ‘Nasıl görünmemi bekliyorsun’ dedim. Sonrasında tutuklulardan biri bir tencere dolusu su ve bir çanta giysi giysiyle içeri girdi. Memur, ‘kıyafetlerini çıkar ve su kabına koy’ dedi. Ben bunu reddettim. Sadece bluzumu ve pantolonumu çıkardım. İç çamaşırlarımı da çıkarmamı istediler, kabul etmedim. Kamerasız oda olmadıkça soyunmayacağımı belirttim.