SORGUL ŞEXO

Qamişlo – Savaş politikaları insanlığa verdiği zarar kadar doğada da ciddi tahribatlara neden oluyor. Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Kongra Star Kuzey-Doğu Suriye Ekoloji Komitesi Sözcüsü Rîhan Temo, canlıların yaşayabilmesi için hava, toprak ve suyun büyük bir önem arz ettiğini belirterek, doğadaki her şeyin bir denge olduğunu kaydetti. Doğanın kutsal olduğunu söyleyen Rîhan Temo, “İnsan ikinci tabiat olarak değerlendirilir. Çünkü insan evrenin toplamıdır” dedi.

‘Doğaya karşı sistematik saldırılar var’

Bilime göre dünyanın yüzde 70’inin sularla kaplı olduğunu anlatan Rîhan Temo, “Geri kalanında da nehirler, dağlar, ovalar, ırmaklar, toprak, ağaçlar ve farklı canlı türleri vardır. İnsan vücuduna da baktığımızda yüzde 75’i sudur. Geri kalanı ise organlar, deri ve kemiktir” diye konuştu. Mezopotamya topraklarının çok zengin olduğuna dikkat çeken Rîhan Temo, şunları ifade etti:

“Merkezi Kürdistan olan Mezopotamya ve Ortadoğu toprakları dünyanın en verimli topraklarıdır. Çeşitli hayvan türleriyle, şifalı otlarıyla, ağaçlarıyla, yeşil alanıyla çok değerli bir alana sahiptir. Kuzey ve Doğu Suriye bölgesi önemli bir coğrafik konuma sahiptir. Ancak doğaya karşı sistematik saldırıların olduğunu görüyoruz. Kuzey ve Doğu Suriye’yi işgal eden Türk devleti, bu bölgedeki ağaçları kesiyor, demografik yapısını değiştirmeye çalışıyor, doğaya ve insanlığa karşı bilinçli olarak planlarını hayata geçirmek için her yöntemi deniyor.”

‘Rejimin politikalarına karşı halk toprağa yöneldi’

Türk devleti işgalinin yanı sıra Baas rejiminin de politikalarına işaret eden Rîhan Temo, "50 yılı aşkın bir süredir bölgeyi yöneten Baas rejimi, ekonomik olarak halkı kalkındırmadı. Rejimin doğayı korumaya geliştirmeye, yoksulluğu gidermeye, tarımı geliştirmeye yönelik bir politikası yok tam tersi halkı yoksulluğa iten politikaları hayata geçiriyor. Baas rejiminin politikaları nedeniyle insanlar doğaya yöneldi ve topraklarına buğday, mısır ve farklı bakliyat çeşitlerini eklemeye başladı” şeklinde konuştu.

‘Kimyasal silahlar doğadaki tüm canlılara zarar veriyor’

Rîhan Temo, bölgedeki kuşlar başta olmak üzere yaşanan hayvan göçüne dikkat çekti. Halkın yaşadığı ısınma problemi nedeniyle ağaçları kesmek zorunda kaldığını dile getiren Rîhan Temo, “Kesilen ağaçlar, kullanılan silahlar, bölgede devam eden su savaşları, nehirlerin kesilmesi ve kuyuların kuruması kuşların göç etme sebepleri arasındadır. Fırat nehrinin kesilmesi de balık türlerini etkiledi. Yağışların az olması ve beraberinde yaşanan kuraklık insanlarda bulaşıcı hastalıklara neden olurken, Kürdistan'da kimyasal silahlar doğadaki tüm canlılara zarar veriyor” dedi. 

‘Kuşların senfonisi artık duyulmuyor’

Yaşanan gelişmelerin hem doğada hem de insanlarda negatif enerjiye sebep olduğunu kaydeden Rîhan Temo, sözlerini şöyle tamamladı: “İnsanların doğanın kokusuna ve sesine ihtiyacı var. Şehirler yok edildi ve her bahar ayında insanı mest eden kuşların senfonisi artık duyulmuyor. Savaş politikaları ve bilinçsizce kullanılan gazlar iklim değişikliğine sebebiyet veriyor. Bu bedensel ve ruhsal birçok hastalığa da getiriyor. Ekolojik bir yaşam için alanlarımızı yeniden yeşillendirmemiz gerekiyor.”