Korucuların kestiği ağaçların çığlığı yeri göğü inletiyor!
İnsanlığı binlerce yıldır bağrında taşıyan Besta’daki ağaçlar korucular tarafından kesilerek yok ediliyor. Ormanın derinliklerinde kesilen bu ağaçların sessiz çığlığı duyulmuyor ve insanlık bu katliama karşı sessizliğini koruyor.
Haber Merkezi – Dünyadaki her canlı değerlidir ve insan da doğanın ayrılmaz bir parçasıdır. İnsanlığı kendi bağrında taşıyan doğaya karşı ise acımasız bir tablo çıkıyor karşımıza. Göller kuruyor, çölleşmeler başlıyor, ağaçlar kesiliyor, ormanlar yakılıyor, tükettiğimiz meyvelerin ve sebzelerin GDO’su değiştiriliyor, kanser başta olmak üzere hastalıklar çoğalıyor ve insanlar bu nedenle yaşamlarını yitiriyor. Doğaya karşı acımasız yaklaşımla insanlık aslında kendi sonunu hazırlıyor. Kullandığımız parfümlerden temizlik malzemelerine kadar tükettiğimiz birçok kimyasal madde ile doğaya en büyük zararı biz kendimiz veriyoruz.
On binlerce meşe ağacı kesildi
Bunun yanı sıra rant uğruna ağaçlar kesiliyor ve yerine fabrikalar, rezidanslar, marketler kuruluyor. Türkiye’nin batısında her yıl yaz aylarında orman yangınları yaşanıyor ancak doğuya gelindiğinde ise binlerce ağaç korucular eliyle kesiliyor. Savaş ve çatışmalı ortamlar insanlığa ve doğaya ait ne varsa alıp götürüyor. Batı kentlerinde yaşanan orman yangınları sürekli gündemdeki yerini korurken, doğuda kesilen ağaçlara karşı ise bir sessizlik hakim. Şırnak Besta’da on binlerce meşe ağacı korucular tarafından kesilerek yok edildi.
Şenyayla’da ağaç kıyımı devam ediyor
Geçtiğimiz yıl İçişleri Bakanlığı tarafından alınan bir kararla Kulp’tan alınarak Muş sınırlarına dâhil edilen Şenyayla bölgesinde ağaç kıyımı yaşandı. Bölgede Andok dağı yakınlarında olan karakolun karşısında bulunan Çiyayê Sıpî (Beyaz dağ) eteklerinde yeni bir karakol kurma hazırlığı yapan korucu ve askerler, karakolun yapıldığı alanın çevresi ve yolundaki yüzlerce ağacı kesti. Cudi, Besta’da olduğu gibi Şenyayla’da da yaşanan kıyımı devam ediyor.
“Tüm ülkenin sorunu”
“Güvenlik” gerekçe gösterilerek Şırnak, Hakkâri ve Muş’ta yaşanan ağaç kıyımlarının her dönem tekrar etmesi dikkatlerden kaçmıyor. İklim krizinin yaşandığı bu dönemde aşırı kuraklık bölgesi olarak haritaya geçen bu illerde yaşanan kıyımlar bölgede yaşayan yurttaş ve ekolojistleri de tedirgin ediyor. Halkların Demokratik Partisi (HDP) Ekoloji Komisyonu Eş Sözcüsü Menekşe Kızıldere de ajansımıza konuyla ilgili bilgi vermiş ve “Muş'taki orman varlıklarının yok edilmesi sadece o bölgede yaşayan Koçerlerin sorunu değil, tüm ülkenin sorunudur. Fiili bir özel savaş yöntemi olarak sürekli kalekollar için bu katliamlar birçok yerde yapılmaktadır” diye belirtmişti.
Şırnak’taki ağaç kıyımı Meclis gündemine taşındı
Hakların Demokratik Partisi (HDP) Urfa Milletvekili Ayşe Sürücü de Şırnak’ta aylardır kesilen ağaçların Urfa’ya getirilip satılmasına ilişkin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun yanıtlaması istemi ile 26 Temmuz’da TBMM Başkanlığı’na soru önergesi verdi. Önergede Şırnak’ın Besta, Cudi ve Gabar bölgelerinde iki yılı aşkın bir süredir askerlerin gözetiminde koruculara ağaç kesimi yaptırıldığına dikkat çekilerek, “Şırnak’ta ‘güvenlik’ gerekçesiyle kesilen ağaçları ‘yakacak’ olarak satın alan Şanlıurfa Keresteciler Çarşısı esnafı, günde 600 ton odunun geldiğini ve kesimlerin devlet izni olmadan yapılamayacağını basına verdiği demeçlerde belirtmiştir. Ülkenin batısında bulunan ormanları yangından kurtarmak için büyük çaba sarf edilirken, Şırnak’ta devlet eliyle yaşanan bu ağaç kesimi izaha muhtaçtır” denildi.
Şırnak’ta sivil toplum örgütleri komisyon kurdu
Şırnak Barosu da konuyla ilgili bir rapor hazırladı. Rapora göre 7 ay içerisinde yüzde 8’lik ormanlık alanın yok edildiği belirtildi. Öte yandan kesilen ağaçlar günde sayıları 20-25 arasında değişen kamyon ve TIR’larla farklı kentlere gönderiliyor. Ağaç kıyımına ilişkin yeni görüntüler ortaya çıkarken, yüzyıllık ağaçların kesildiği ve bölgenin gittikçe çölleştiği görülüyor. Ağaç katliamına ilişkin tüm tepkilere rağmen hükümet yetkilileri tarafından hala resmi bir açıklama yapılmış değil. Şırnak’taki doğa talanı ve ağaç kıyımına karşı kentteki sivil toplum örgütleri öncülüğünde bir komisyon kuruldu. Öte yandan Şırnak Ekoloji Platformu da kuruldu. Komisyon ve Platform talanın önüne geçmeyi amaçlıyor.