Fawziya Ebdi: Savaş politikalarına karşı alternatif projeler üreteceğiz
Türk devletinin Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik devreye koyduğu işgal politikasına dikkat çeken Fawziya Ebdi, Fırat suyunun kesilmesinin de bu politikaların bir parçası olduğunu söyleyerek, alternatif projeler üreteceklerini kaydetti.
BERÇEM CÛDÎ
Kobanê – Kuzey ve Doğu Suriye’ye dönük işgal saldırılarına devam eden Türk devleti, 27 Ocak 2021'de Fırat Nehri’nin suyunu önce azalttı ve sonrasında kesti. Ankara ile Şam arasında 1987’de imzalanan protokole göre Türkiye’nin, nihai bir anlaşmaya kadar saniyede 500 metreküp suyu Suriye’ye bırakması gerekiyor. Fakat hiçbir uluslararası ya da devletlerle yaptığı anlaşmalara uymayan Türk devletinin, Fırat suyunun Kuzey ve Doğu Suriye’ye geçişini engellemesi, bölge halkına dönük yürüttüğü özel savaş politikasının bir parçası.
Fırat Bölgesi Yasama Meclisi Eşbaşkanı Fawziya Ebdi, konuyla ilgili ajansımıza değerlendirmelerde bulundu.
‘Sular anlaşmalar sonucu paylaştırılır’
Suyun hayattaki en temel kaynaklardan biri olduğunu kaydeden Fawziya Ebdi, "Özellikle birçok ülkeden nehir ve denizler geçiyor. Su paylaşımında bir denge oluşturmak için o ülkeler ile uluslararası anlaşmalar imzalanır. Fırat Nehri bunlardan biridir. Sınır tanımayan nehirler birçok ülke için geçerlidir. Bu suyu paylaşmak için Türkiye, Suriye ve Irak arasında bir anlaşma yapıldı. Türk devletinin Fırat'tan payına düşeni alma ve işletme hakkı vardır ancak Fırat’ın Suriye kısmında bulunan suyu kesme hakkı yok” diye belirtti.
‘5 milyon insanın hayatı tehlikeye atılıyor’
Türk devletinin Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik işgal saldırılarının yanı sıra, bölge halkının geçim kaynaklarını da engellemeye çalıştığına dikkati çeken Fawziya Ebdi, "Türk devleti son 3 yıldır Fırat'ın Suriye kısmındaki suyu keserek, hukuku ve imzaladığı anlaşmayı ihlal ediyor. 2022 Nisan ayı başında Fırat su seviyesi en düşük seviyeye ulaştı. Bu nedenle Kuzey ve Doğu Suriye barajları, çalışma saatlerini azalttı. Ayrıca içme suyu, elektrik, tarım, sulama vb. alanlarda da büyük etkisi var. Türk devleti suyu keserek 5 milyon insanın hayatını tehlikeye attı” şeklinde konuştu.
‘Tarım projeleri azaldı’
Fawziya Ebdi, Fırat su kesintisinin sonuçlarını şöyle anlattı; "Türk devletinin Fırat suyunu kesmesi ve azaltması, Kuzey ve Doğu Suriye'deki insanların yaşamlarını büyük ölçüde etkiliyor. Sağlık sorunlarına da neden olmuştur. Bundan dolayı sular kirli ve temiz olmayan bölgelerimize ulaşmakta ve özellikle yaz mevsiminde çeşitli hastalıklar yayılmakta, hatta sudan anormal bir koku gelmektedir. Öte yandan Fırat Nehri kıyısında yaşayan ve geçimini tarımdan sağlayan halk büyük zorluklar yaşıyor. Tarım projeleri azaldı ve bu durum bölge ekonomisini bir anda zayıflatıyor. Ayrıca eskiden 24 saat çalışan ve bölgeye elektrik sağlayan barajlar da sık sık hizmet dışı kalıyor. Bu nedenle barajlar beklendiği gibi çalışmıyor ve halka verilen elektrik saatleri çok azaldı.”
‘Elektrik sağlayacak proje başlattık’
Fırat bölgesindeki elektrik kesintilerine de dikkat çeken Fawziya Ebdi, “Yakın bir zamanda alternatif projemiz hayata geçecek. Halkımız her türlü hizmeti hak ediyor. Elektrik sorununun çözümü için baraj projemiz bir an önce devreye girecek. Halkımızın bu konudaki eleştirilerine saygı duyuyoruz ve yakın zamanda bu konuyu da çözeceğiz. Özerk Yönetim olarak halkımıza alternatif projeler sunuyoruz" diye belirtti.