Çevre aktivisti Nıhad Awad: İklim değişikliğine bağlı göçler artıyor

Dubai’de düzenlenen COP28’e katılan Lübnanlı çevre aktivisti Nıhad Awad, Ortadoğu ve Kuzey Afrika'da iklim değişikliği nedeniyle göçlerde artış olduğunu belirterek, çevresel değişikliklere uyum için özel önlemlerin alınması gerektiğini vurguladı.

SUZAN EBU SAİD

Beyrut – Birleşmiş Milletler (BM) İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 28’inci Taraflar Konferansı (COP28) bu yıl Dubai’de 30 Kasım- 12 Aralık tarihleri arasında gerçekleştirildi. Lübnan’dan konferansa katılan çevre aktivistlerinden Nıhad Awad ile Uluslararası Barış ve Özgürlük İçin Kadınlar Federasyonu Başkanı Sherine Al-Jurdi değerlendirmelerde bulundu.

Konferansta 5 etkinlik gerçekleştirdiklerini belirten Nıhad Awad, ekonomi, cinsiyet eşitliği, iklim eylemleri gibi farklı konular üzerinde durduklarını anlattı. Nıhad Awad, “Üç yılı aşkın bir süre önce iklimle ilgili çalışmalara başladık. O zamanlar 5 kuruluştuk. Şu anda ise liderlerinin çoğu bu ülkelerden gelen 25 kuruluşumuz var. Gelecek yıllara yönelik planlarımızı başlattığımız çeşitli etkinliklere davet edildik” dedi.

‘Geleceğe dair umut verdi’

Fosil yakıtlarının konferansta konuşulan konular arasında olduğunu vurgulayan Nıhad Awad, “İstediğimiz hedeflere ulaşabildik. Ancak bu konuları tartışmak, ilk adımın tamamlanması, ülkelerin sera gazı emisyonlarını azaltma kararlılığının güçlendirilmesi ve gelişmekte olan ülkelere finansal ve teknolojik destek sağlanması çağrısının yapılması bize geleceğe dair umut verdi. Çevresel zorluklarla yüzleşilmesi çok önemli. Yüzleşme olursa ülkeler de iklim değişikliğinin etkilerine uyum sağlama becerisine sahip olur” diye konuştu.

‘Lübnan’da ekonomik ve siyasi krizin yanında çevre krizi de yaşanıyor’

Lübnan’da, ekonomik ve siyasi krizin yanı sıra çok büyük bir çevre krizinin de yaşandığını aktaran Nıhad Awad, Beyrut'ta yükselen deniz seviyelerinin turizm sektörü açısından olumsuz sonuçlara yol açtığını dile getirdi. Nıhad Awad, “Bu nedenle Lübnan'ın doğal kaynakları yönetmek için etkili düzenlemelerin yanı sıra bu kaynaklarının sürdürülebilir bir şekilde korunması ve çevresel bozulmanın önlenmesi için çalışmalara ihtiyaç var” dedi. Ülkeyi derinden sarsan ekonomik krizin yanı sıra güvenlik ve sosyal sorunların da yaşandığını dile getiren Nıhad Awad, suç oranlarının sayısındaki artışa dikkat çekti.

‘Hükümet çözüm üretemiyor’

Lübnan'da hükümetin politikalarına karşı büyük bir memnuniyetsizlik ve öfke dalgasının olduğunu belirten Nıhad Awad, “Ancak hükümetin taleplere yanıt vermediğini, iklim ve çevre sorunlarına çözüm üretemediğini görüyoruz. Lübnanlıların her türlü koşula rağmen umutlu olduklarını, değiştirmeye, koşulları iyileştirmeye, ülkede reformlar gerçekleştirmeye doğru ilerlediklerini söyleyebiliriz” diye kaydetti. Nıhad Awad, şunları ifade etti:

"Krizden önce ekonomik olarak çevre yargımız ve çevre polisimiz olmasını talep ediyorduk ama taleplerimiz hep reddedildi. Şimdi ekonomik krizden sonra bu talepler geri dönüyor. Ağaç kesimlerinde ve yangın sayılarında artış olduğunu görüyoruz. Hükümetin içinde bulunduğu bu durumu mali açıdan çözebileceğini düşünmüyorum. Çiftçiler ve tarım arazisi sahipleri topraklarını terk edip kente göç etmek zorunda kalıyor. Bu da sosyal zorluklar yaratıyor, dolayısıyla bu sorunların çözümü için acil önlemlere ihtiyacımız var.”

‘Kadınların ekonomik kaynaklara erişimi iyileştirilmeli’

İklim değişikliği ve ekonomik krizin kadınlar üzerindeki etkisine de değinen Nıhad Awad, şu değerlendirmelerde bulundu: "Ekonomik koşulların zor olması nedeniyle yaşamlarını yönetemeyen kadınlar hem psikolojik hem sosyal hem de sağlık açısından olumsuz etkiler yaşıyor. Gelişmekte olan ülkelerde kadınların şiddete ve cinsel sömürüye maruz kaldıklarını, güvenli ortamlarının bulunmadığını görüyoruz. Bu anlamıyla birçok Arap ve uluslararası ülkelerde kadınların sosyal rolü de artıyor. Özellikle kadınların ekonomik kaynaklara erişimi iyileştirilmeli. Sivil toplum eliyle ekonomik fırsatlar sağlanarak, karar alma ve afet yönetimine katılımları artırılarak kadınların güçlendirilmesi gerekiyor”

‘İklim adaletini sağlama konusunda çalışmalar yürüteceğiz’

Hedeflerinden birinin iklim girişimleri oluşturmak olduğunu anlatan Nıhad Awad, “Bu girişimler ile iklim adaletini sağlama konusunda çalışmalar yürüteceğiz. Ortadoğu ve Kuzey Afrika'da iklim değişikliği nedeniyle göç edenlerin sayısı artıyor. Bu nedenle bu kişilerin çevresel değişikliklere uyum yeteneklerinin artırılması için özel önlemlerin alınması gerekiyor. Doğal kaynaklara bağımlı topluluklar, iklim faktörlerinden en çok etkilenen ve korunmasız topluluklardır. Bu da başta kadınlar, çocuklar ve yaşlılar olmak üzere yaşam standartlarının bozulmasına yol açıyor” şeklinde konuştu.

‘Gazze’de ve işgal altındaki topraklarda iklim adaleti bulunmuyor’

Konferansa katılanlardan İklim Uzmanı aynı zamanda Uluslararası Barış ve Özgürlük İçin Kadınlar Federasyonu Başkanı olan Sherine Al-Jurdi ise, bir dizi talep içeren ve Arap dünyasının karşı karşıya olduğu zorlukları açıklayan bir dosya hazırladıklarını aktardı. Kadınlar olarak iklim değişikliğini de etkisi olan silahlı çatışmalardan korunma da dahil olmak üzere karar verici pozisyonlarda yer almak istediklerini belirten Sherine Al-Jurdi,

“İklim değişikliğine bağlı kayıp ve zararlar konusunu konuştuk. Fosil yakıtların kademeli olarak ortadan kaldırılması da konularımız arasındaydı. Gerçekte bir değişime yol açmıyor. Çünkü İsrail saldırılarının sürdüğü Gazze'de ve işgal altındaki topraklarda bir iklim adaleti bulunmuyor. İklim zirvesinin sonuçlarında istediğimiz gibi başarılı olamadık. Çünkü değişim bir gecede gerçekleşmiyor” diye konuştu.

‘Talebimiz çatışmaların sona erdirilmesi’

Kadınlar ve Toplumsal Renk Komitesi ile Kadınlar için Yeşil Gün oluşumlarının iklim mücadelesi yürüttüğünü dile getiren Sherine Al-Jurdi, “Konferansta önerilerimizi sunduk. Talebimiz iklim değişikliğine neden olan çatışmaların sona erdirilmesidir. Feministler, çevreciler veya diğer gruplar olarak kolektif bir çalışmanın önemine vurgu yaptık. Lübnan ve bölgede net bir gündemimiz ve önceliklerimiz olmalı. Sahada çalışmaya başlamamız ve olumlu sonuçlara ulaşmak için zorlukları incelememiz için birbirimizle çalışmanın gerekliliğini de vurguluyorum" dedi.