Çarşı kültürü Efrînli kadınların yükünü hafifleten bir miras

Şehba’nın pazar tezgahlarında yerlerini alan Efrinli mülteci kadınlar, el emeği ürünlerden giysilere, doğal ürünlerden tabak çanağa yaptıkları satışlarla yaşam mücadelesi veriyor. Kadınlar, pazar fiyatlarının daha uygun olduğunu belirtiyor.

FİDAN ABDULLAH

Şehba – Çarşı, pazar kültürü deyim yerindeyse milattan öncesine dayanır. Alış-veriş kültürünün günümüzde renkli ışıklı, çok katlı AVM’lere sıkıştırılmadığı zamanlarda adının hakkıyla kurulan pazar tezgahları yüzlerce, binlerce yıl boyunca paranın kullanılmadığı değiş-tokuşun yapıldığı mekanlardı. Günümüzde değiş tokuşa neredeyse yakın bir pazar tezgahına gidiyoruz. Efrinli mültecilerin yaşam alanlarında kurulan pazar tezgahları hem bir kültürü yaşatıyor hem de yurttaşlar temel ihtiyaçlarını böylelikle karşılıyor. Elbette uygun olmasının da büyük bir etkisi söz konusu. 

Efrîn'den Şehba'ya çarşı kültürü

Bu pazarların ve halk pazarlarının ürün alışverişine olanak sağlayan bir ticaret merkezleri ağı oluşturduğu ifade ediliyor. Efrinli kadınlar uzun yıllar bu kültürü korudu ve hatta 5 yıl önce bugünden itibaren hafta boyunca popüler pazarlar kurdular. Hemen her gün Şehba, Efrin ile Cindires’e bu pazarlar aracılığı ile el emeği ürünler, giysiler ve çok çeşitli ürünlerin akışı oldu. Şehba’ya da taşınan kültür belirli bir sisteme kavuşturularak kanton bünyesinde oluşturuldu. Bu pazarlara da şimdi çok yerden ürünlerin akışı oluyor.

Uzun yıllar emek verdi

Muazzez Hanan, yurdundan göç etmek zorunda kalmadan önce yıllarca Cindires’te bu işi yapmış. Uzun yıllar eşi ile birlikte çarşı pazar emek vermişler. Çok çaba ve zaman isteyen bu işin zorlukları olduğunu ama zamanla işin insanlarda bir çalışma kültürü oluşturduğunu ve artık ihtiyaçları karşılayan bir insan olarak beklenti oluşturduğunu söylüyor.

“Çarşılar dükkanlardan daha uygun”

Zekiya Muhammed ise, çarşıların dükkanlardan daha uygun olduğunu ve burada daha çeşitli ürünler olduğunu kaydederken, Fatma Hüseyin de 70 yaşında uzun ömrüne bölgedeki bir çok çarşının manzarasını sıkıştırmış. Fatma Hüseyin, ilerleyen yaşına rağmen çalışmaktan hiç vazgeçmemiş ve elleriyle hazırladığı doğal yiyecek ürünlerini her gün kurulan çarşıya getirerek satıyor ve ekmeğini böylelikle çıkarıyor.